• Allâhü Teâlâ: “(Ey Nebiyy-i Zîşân), Kadir gecesinin fazîletini sana hangi şey bildirdi” yâhud: “(Ey Habîb-i Edîb’im), eğer Allâhü Teâlâ sana Kadir gecesinin azâmetini ve Kur’ân-ı Kerîm’de olan şeyi bildirmemiş olsa idi, sen onu anlayamaz, ona muttalî olamazsın. Lâkin Allâhü Teâlâ Kadir gecesinin azâmetini ve Kur’ân-ı Kerîm’de olan hikmetleri sana bildirdi” demiştir.

  • Allâh (c.c.)’un iradesi imân yolunu benimseyenlerin imânlarının kuvvetlenmesini dilemiştir. Küfür yolunu tercih edenleri ise eğrilikleri ile baş başa bırakmıştır. Bu hususta Allâh (c.c.) şöyle buyurmaktadır: “Kim rahmanı zikretmekten gafil olursa yanında ayrılmayan bir şeytânı ona musallat ederiz.” (Zuhruf s. 36)

  • Kategoriler: Fıkıh, Genel, Oruç

    Bir kişinin yolculuk sebebiyle oruç tutmama ruhsatına sahip olabilmesi için çıkılacak yolculuğun yaya veya deve yürüyüşüyle üç günlük bir mesafeden az olmaması gerekmektedir. Zira bu durumda meşakkât olacağı açıktır.

  • Tarih boyunca İslâm dünyasında görülen iç gelişmeler veya dıştan gelen tesirler sonucunda İslâm’ın farklı yorumlanıp yeniden şekillendirilme girişimlerinin olması, İslâm’ı aslî şeklinde tutmanın ve onu böylece devam ettirmenin lüzumunu daha iyi göstermiştir.

  • Kategoriler: Genel, Tarih

    “Şahsımı değil, milletimi bu hale getirenlere, hakkımı helâl etmiyorum! Beni, benim için lif lif yolsalar, cımbız cımbız zerrelerimi koparsalar, sarayımı yaksalar, hanümanımı, hanedanımı söndürseler, çocuklarımı gözümün önünde parçalasalar helâl ederdim de, Sevgili (s.a.v.)’in yolunda yürüdüğüm için beni bu hale getiren ve milletimi ateşe atan insanlara hakkımı helâl etmem!

  • Kategoriler: Genel, Muhtelif, Tarih

    Sultan 2. Abdülhamîd Hân, Osmanlı padişahlarının otuz dördüncüsü, İslâm halifelerininin doksan dokuzuncusudur. Abdülhamîd Han gençliğinde kazandığı serveti, halifeliği döneminde İslâm dîninin yükselmesi ve müslümanların arasında birlik ve dirliğin temini için harcadı.

  • Kategoriler: Akaid, Genel, Muhtelif

    Hişam b. Urve, babasından; onun da Hz. Ömer (r.a.)’den naklettiğine göre Hz. Ömer (r.a.) şöyle demiştir: “Bir kimsenin namaz kılması ve oruç tutması sakın ola ki seni aldatmasın! Her dileyen namaz kılabilir, oruç tutabilir amma, emanete riayet etmeyen kimsenin dini yoktur.”

  • Kategoriler: Genel, Peygamberler

    Şit (a.s.); Âdem (a.s.)’ın oğullarının en ulusu, en üstünü, Âdem (a.s.)’a, en sevgilisi ve ona, en çok benzeyeni idi. Âdem (a.s.); vefatından on bir gün önce, Şit (a.s.)’a: “Ey oğulcuğum! Sen, benden sonra, halîfemsin!” diyerek vazifesini takvâ üzere yürütmesini tavsiye etti.

  • z. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Muhakkak ki Allâh ve Resûlü şarabın, meytenin(leşin), domuzun ve putların satışını haram kıldılar.” ”Ey Allâhın Resûlü! Meytenin yağları hakkında ne dersin, onlarla gemiler yağlanır ve insanlar onu aydınlanmak için kullanırlar?” diye sorulunca, Hz. Peygamber(s.a.v.) “Hayır o haramdır” diye buyurdu

  • Geçmiş İslâm büyüklerinin güzel bir ahlâkı baş olmak için arzu göstermemeleri idi. Beklenmedik bir anda böyle bir şeyle karşılaşıp halk kendilerini başlarına geçirme arzusunu izhâr ettiklerinde mazeret gösteriyor, söz gelimi “Ben bu işe ehil değilim” diyor.

  • Firnas, 810-887 yılları arasında yaşamış Endülüslü bir İslam âlimdir. Endülüs’ün Ronda bölgesindeki Tâkerunâ’nın (Takoronna) köylerinden birinde doğdu. Kurtuba’da büyüdü ve orada tahsil gördü. Daha gençliğinde kimya, astronomi ve edebiyat alanında adını duyurdu.

  • Kategoriler: Genel, Sahabe Hayatı

    Hz. Ebû Bekir’in vefatından ve Hz. Ömer’in görevini üstlenmesinden sonra Ömer (r.a.) prensibini ve nasıl bir idare yolu tutacağını açıklayan bir konuşma yaptı. “Bana ulaşan bilgilere göre insanlar benim şiddetli oluşumdan ürkmüş, katı oluşumdan korkmuşlar ve şöyle söylüyorlarmış: “Allâh’ın Resûlü sağ iken bile şiddetli davranıyordu.

Uygulamamızı hemen indirin.

Mevlana Takvimi mobil uygulaması ile her gün için yeni bir yazı cep telefonunuzda.

Uygulamamızı

hemen indirin.

Mevlana Takvimi mobil uygulaması ile her gün için yeni bir yazı cep telefonunuzda.