“Sen onları uyanık sanırsın, oysa onlar (derin bir uykuda) uyuşmuşlardır. Biz onları sağ yana ve sol yana çeviriyorduk. Köpekleri de iki kolunu uzatmış yatıyordu. Onları görmüş olsaydın, geri dönüp onlardan kaçardın, onlardan içini korku kaplardı.” (Kehf s. 18)
Günümüz bazı gençleri, “görücü usulü” ile evlenmeyi kendilerine yapılan bir saygısızlık olarak kabul ediyor. Evlenecek yaşa gelmiş gençler, hayat arkadaşlarını seçerken (kendi deyimleri ile) “tecrübelerinin elverdiği ölçüde “titiz” ve “hassas” davranmaya çalışıyorlar.
"Kimin de rızkı geciktirilirse, çokça “Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh’ desin” (Taberânî) “Bir kimse istiğfâra devam ederse Allâh ona her darlıktan bir çıkış yolu verir, her kaygıdan âzâd eder ve onu ummadığı yerden rızıklandırır.” (Tirmizî)
Anadolu’da yetişen evliyanın büyüklerinden olup astronomi ve tıp alimidir. 1703 tarihinde Hasankale kasabasında doğmuştur. Babası Osman Efendi olup, evliyadan bir zât idi. Annesi Hanife Hatun da Peygamber Efendimiz (s.a.v.) soyundandır..
Mensûr-i Hikem’de şöyle denilmiştir: “Kim devamlı uyursa muradına nâil olmaktan mahrum olur.” İnsan, nefsine hak ettiği uykuyu ve istirahâti verir, çalışma ve uyanık kalma hakkını ondan tam alırsa istirahât etmek sûretiyle âcizlik ve yorgunluktan kurtulmuş, hareket ederek de nefsin uyuşukluk ve bozulmasından selâmette kalmış olur.
Orta çağlar tarihi, Hıristiyanlık ve İslâmiyet gibi, iki cihânşümül dinin yayılışı, cihân hâkimiyeti ve nizâmı dâvâsı, birbirleriyle mücadelelerde dünya tarihinde müstesnâ bir ehemmiyet arzeder.
bû Hureyre (r.a.)’den rivâyet edilen hadis-i şerifte “Kabilenin başı fâsık, günâhkar bir kimse olur, toplumun lideri onların en rezili olur.” ifadesi vardır. Ayrıca, “çalgı aletleri ve şarkıcı kadınlar meydana çıkar.” ifadesi geçmektedir.
Sen ümmetimin Allâh (c.c.) yolunda cihâd etmelerine neden mani oluyorsun?” dedi. Şeytân: “Onlar, cihada çıktıkları zaman, ayaklarıma bağlar vurulur. Onlar dönesiye kadar bağlı kalıyorum” dedi.
İyi bilmelisin ki, her grup, her fırka, kendilerinde olanla öğünür, durur. Bu durum, yalnız sapık fırkalara mahsûs değildir, aksine bir sûfi ile diğer sûfi, şeyh ile şeyh ve âlimle diğer âlim arasında da cereyân eder. Binaenâleyh, her grubun, karşı tarafı hata ile suçlaması devam eder, gider. En iyisi hidâyete tâbî olmaktır.
İnsanı sadece biyolojik bir varlık olarak kabul etmemek, her insanda, insan haysiyeti görmek, insan vakârına inanarak onu korumak, insanı suçlu da olsa lüzumsuz varlık saymamak, gibi kavramların anlaşılması Batı’da oldukça gecikmiş, gereği gibi hâlâ anlaşılamamıştır.
“Rızık konusunda tereddüdü olanlar, Allâh (c.c.)’un varlığı hakkında da şüpheye düşebilirler. Cenâb-ı Hâkk’a kâmil îmân hususunda görülen eksiklik, namazın iade edilmesi için gerekçedir.”
Ülkemizde daha önce açıktan yapılmaya çalışılan din düşmanlığı; İslâm’ı içeriden münâfıklar vâsıtasıyla yıkma, yâni ifsâd hareketleri olarak 1960’lı yıllarda karşımıza çıkar.
Dünyanın en büyük aldatıcılığı, insana kendisini devamlı kalacak şekilde göstermesidir. Halbuki o, devamlı hareket eder ve insandan kaçar. Fakat safha safha ve gayet yavaş hareket eder. Kendisine bakıldığı zaman hareketsiz görünen fakat daima uzayan gölge gibidir.
Kur’ân’da zikredilen ve tavsiye edilen dinlenme çeşidi budur. Bir işi bitirdiğinizde dinlenmek istiyorsak âtıl kalarak değil, iş değişikliği yaparak dinlenebiliriz.
Zamanımızda konferanslarda vesâir mehâfilde Avrupa’yı taklîd ederek alkış unvanıyla yapılan el şakırtıları âdet-i câhiliyyeden bulunduğu ve bu âdetin gazâb-ı ilâhîye sebep ve âdât-ı İslâmiyyeye aykırı ve ind-i ilâhî’de mezmûm (kötülenmiş) olduğu bu âyetten anlaşılmış olan fevâid (faydalar) cümlesindendir.
Dinden Sapmaya Bir Örnek başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz. Ehl-i Sünnet […]
Osmanlı Kültürü Dinin Bozulmasına Maniydi başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz. Bugün […]
Kerâmet Haktır başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz. Allâhü Teâlâ’nın veli kullarına […]
Resûlullâh (s.a.v.)’in Ashâbı Kiram’a Yaptığı Duâlar Resûlullâh (s.a.v.)’in Ashâbı Kiram’a […]
Kurtuluş Gemisi: Sünnet Kurtuluş Gemisi: Sünnet başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz. […]
Laf Taşıyanın Hükmü Laf Taşıyanın Hükmü başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz. […]