Son Yazılar

  • Tam adı Ebül Hayr Reşiddüddin Fazlullah bin İmadidevle el Hemedânî olan Reşiddüddin, Hemedânî’da tıp tahsili yapmıştır. Doktor olmasından dolayı kendisine Ali et-Tabib el-Hemedânî de denmektedir. Reşiddüddin Fazlullah, Gāzân Han’ın ve Olcâytû’nun devrinde de bilim faaliyetlerini sürdürmüş ve 1307 yılında vezirliğe yükselmiştir.

  • Allâhü Teâlâ şöyle buyurmaktadır: “Fakat siz dünya hayatını tercih ediyorsunuz. Oysa ahiret daha hayırlı ve daha kalıcıdır.” (A’lâ s. 17-18) Dünya sevgisi gitgide artan büyüleyici bir bağımlılıktır.

  • Kategoriler: Genel, İslam Ahlakı, Siyer

    Müslim’de rivayet edildiğine göre, İbn-i Mes’ud (r.a.), Hz. Peygamber (s.a.v.)’den, “Dövme yapan ve yaptıran, peruk takan ve taktıran… kadınlara lanet olsun.” hadîsini rivayet edince, bu hadîsi işiten Ümmü Yâkup adında Kur’ân okuyan bilgiç bir kadın gelerek itiraz eder:

  • Kategoriler: Fıkıh, Genel

    İstincâ, büyük abdestten sonra pisliğin tamamen temizlenmesidir. Temizliğini tam yapamayacak durumdaki hastanın, hanımı da yoksa istincâ yapması şart değildir. Şu iki çeşit pisliği temizlemek ise farzdır:

  • Kategoriler: Genel, Peygamberler

    İdris (a.s), insanlara hikmetli sözler ile pek çok nasihatta bulundu. Onun bu kıymetli sözlerinden bazıları şunlardır:Akıllı kimse, sultanlara, âlimlere ve dostlarına hakaret gözü ile bakmasın! Yoksa sıkıntıya düşer, dinine zarar gelir, mürüvvetini yok eder

  • Kategoriler: Genel, Peygamberler

    Rivayet edildiğine göre, Necran’dan 60 kişilik bir heyet Nebi (s.a.v.)’e gelmişlerdi. Bunların 14 kişisi eşraftan, 3 kişisi ise ileri gelen kişilerdendi. Bunlar Medine’ye gelip ikindi namazından sonra Nebi (s.a.v.)’in mescidine girdiler.

  • Allâhü Teâlâ, getirdiği yükümlülüklerle kişilerin meşakkât ve sıkıntıya sokulmasını istememiştir. Buna şu nasslar delâlet eder: “O peygamber, … onların ağır yüklerini indirir, zor tekliflerini hafifletir.” (A’râf s. 157), “Râbbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır yük yükleme.

  • Kategoriler: Genel, Muhtelif

    Karahanlıların İslâmiyeti kâbul etmesi, Türk tarihinin dönüm noktalarından biridir. Türkler, taze bir kuvvet olarak İslâmiyetin yayılmasında ve gelişmesinde büyük roller oynadıkları gibi, kültür ve uygarlık hareketlerine de katılarak İslâm kültür ve uygarlığına ortak oldular.

  • Kategoriler: Genel, Sahabe Hayatı, Tarih

    Aişe (r.anhâ)’dan, Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu: “İçlerinde Ebu Bekir’in bulunduğu bir kavim için layık olmaz ki, onun dışındakilerden birini imam yapsınlar.” (Tirmizi) Çünkü imametin medârı, fazilet üzerinedir.

Uygulamamızı hemen indirin.

Mevlana Takvimi mobil uygulaması ile her gün için yeni bir yazı cep telefonunuzda.

Uygulamamızı

hemen indirin.

Mevlana Takvimi mobil uygulaması ile her gün için yeni bir yazı cep telefonunuzda.