Cennetin Anahtarı: Birbirimizi Sevmek

Cennetin Anahtarı: Birbirimizi Sevmek başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz.
Geçmişte olduğu gibi günümüzde de müslümanların mezhep, meşrep ve grupları ne olursa olsun aynı akidede ittifâk edenlerin birbirinden kopmamaları gerekir.
Bunların herbiri mübârek dinin zincirlerinden birer halkadır. Fakihi ile mutasavvıfı ile muhaddisi ile müfessiri ile bir bütünlük içinde çalışmaları ile Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz’in tebliğ buyurduğu Yüce İslâm dini tamam olup kemâle erer. Bunların birbirlerine ters düşmesi, müslümanlar arasında bölünme kurdunun giderek yoğunluk kazanması halinde İslâm akidesi tedavisi güç büyük yaralar alır ki, bu da düşmanlann hoşuna giden bir olaydır.
Bugünkü müslümanların aralarındaki dağınıklık, tefrika ve güvensizliğin, kısacası İslâm vahdetinin oluşamamasının en büyük nedenlerinden bir tanesi de bu tefrika değil midir? “İmân etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi de sevmedikçe imân etmiş olamazsınız” buyuran Hz. Peygamber (s.a.v.)’in bu türdeki hadisleri hep okunur da nedense gereği üzere kimsenin yaşaması ve çabası söz konusu olmaz veya olanların sayısı hep azınlıkta kalır…
Akidede birleşenlerin, aynı akide için mücadele edenlerin akideleri üzere yaşamaları ve birbirlerini sevmeleri gerekmektedir. Akidede ittifâk etmeyenlerle (Ehli Sünnet dışı gruplarla) detaylar üzerinde tartışmak manasızdır. Bu yüzden sağlam bir akidenin çok iyi bilinip yaşanması gerekir. Bunu hisseden şer güçleri akidede ihtilâflar ortaya çıkarıp müslümanlar arasında büyük uçurumlar hazırlamaktadırlar. Çağımız müslümanlarına, özellikle uzun zamanın ihmâline uğramış genç neslimizin ruhuna ve imânına musallat olmuş bir taraftan dinsizlere, diğer taraftan da din tahripçilerine, tefrikacılara, Ehl-i Sünnet’in birlik ve beraberliğini bozmaya çalışan, dine hizmet adı altında ortaya bozuk akide sahiplerine ve mezhepsizlere karşı birlik ve beraberlik içinde mücadele etmeliyiz.