İki cihân saadeti, ancak kendisine uymakla temin edilebilen Nebî (s.a.v.) Efendimiz ayakta su içmemek konusunda bizleri 1400 sene önce uyarmışlar, suyu oturarak besmele çekip su bardağı sağ ele alınarak içmeyi tavsiye etmişlerdir. Günümüzde yapılan bilimsel çalışmalar da aynı sonuca dolaylı yoldan ulaşmıştır. İnsan midesinin ayakta ve oturur vaziyetteki pozisyonu farklıdır. Ayakta duran bir insan eğer sıvı gıda içerse doğrudan doğruya onikiparmak barsağına geçer. Midenin küçük eğriliğine uyan kısmında Waldeyerin (mide caddesi) denen bir oluk bulunur. Sıvı gıdalar bu yolu takip ederek zaten devamlı küçük bir açıklığı olan mide çıkışını (pilor) geçerek 12 parmak barsağına (duodenum) geçer. Eğer insan sıvı gıdayı oturarak içerse bunlar önce midede birikir asitle karışarak mikropları ölür ve sonra 12 parmak barsağına geçer. Bu durumda oturarak su içme usulüne uymakla insan kolera da dâhil birçok insan hastalıklarından korunmuş olur. Rastgele yerde meşrubatı alıp ayakta içenler bu tehlikeye daha fazla maruz kalırlar. Enes (r.a.)’in rivayetine göre Resûl-ü Ekrem (s.a.v.) bir kimsenin ayakta su içmesini yasaklamıştır. Râvi Katâde şöyle dedi: Biz Enes (r.a.)’e, “Ya ayakta yemek nasıldır?” diye sorduk. Enes (r.a.): “Ayakta yemek daha beter (veya kötüdür)” dedi. (Müslim) Ebû Hüreyre (r.a.)’dan rivâyet edildiğine göre Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz şöyle buyurdu: “Hiçbiriniz ayakta su içmesin. Unutarak içen de kussun!” (Müslim) İbni Abbas (r.a.) şöyle dedi: “Peygamber (s.a.v.)’e zemzem verdim. Onu ayakta içti.” (Buhârî) Labaratuar ortamında yapılan incelemeler, zemzem suyunun mikrop barındırmadığını tesbit etmiştir. (Dr. Hamit İspiroğlu, www.uzunhayat.com)