Tadil-i erkân; namazdaki herbir rüknün hakkını vermek, acele bir şekilde namaz kılmamak, namazda huşûyu yakalamak için zihni meşgul edecek şeylerden kaçınıp “namaz hırsızlığı” yapmamaktır. Hz. Peygamber (s.a.v.)’in “Öyle namaz kılanlar var ki kıldıkları namazlarda hayır yoktur.” (Aclunî) uyarısı, namazın hakkını vermeyen ve neticesinde de ahlaki değişime uğramayanlar içindir. Namazın oluşturacağı ahlakî değişimle ilgili Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “İnsanın kılmış olduğu namazı kendisini her türlü ahlâksızlıktan ve şeriata aykırı davranışlardan men etmiyorsa, böyle bir namaz ancak kişiyi Allâh (c.c.)’dan daha da uzaklaştırıyor demektir.” (Heysemî) Bu hadisteki kapalılık bir başka hadiste daha açık ifade edilmiştir: “Nice oruç tutan var ki tuttuğu oruçtan payına düşen sadece açlık ve susuzluktur. Nice gece namazı kılan da var ki, kıldığı namazdan nasibi sadece uykusuzluktur.” (Ahmed) Bu çerçevede Resûlullâh (s.a.v.)’e; “Bir adam hem (gece) namaz kılıyor, sabah olunca da hırsızlık yapıyor.” dediklerinde, Peygamber (s.a.v.) Efendimiz namazın bu değiştirici ve dönüştürücü özelliklerine dikkat çekerek şöyle buyurmuştur: “Eğer dediğiniz gibi gerçekten namaz kılıyorsa, kıldığı namaz o kişiyi hırsızlıktan engelleyecektir.” (Heysemî) Toplumumuzdaki “hem namaz kılıyor hem de ticaretinde hile var” veya başka türden, namaz kılanlara yakıştırılmayan çirkin davranışlar, namazın kâmil anlamda edâ edilmemesinin yansımalarıdır. Namazın değiştirici özelliğini bizzat Yüce Allâh haber vermiştir: “Kitaptan sana vahyedilenleri oku, namazı özenle kıl. Kuşkusuz namaz hayâsızlıktan ve kötülükten meneder..” (Ankebut s. 45) Bir yandan Müslümanlığın sembolü olan namazı kılıp diğer yandan liberal, kapitalist, sosyalist, pozitivist, seküler veya hümanist olamaz. İmânına yüzdeleme getiremez. Namaz kılmalarına rağmen imân zafiyeti içinde olanlar namazlarını gözden geçirmelidirler. (Mehmet Sürmeli, Bir Arınma Eylemi Olarak Namaz)
Tadil-i erkân; namazdaki herbir rüknün hakkını vermek, acele bir şekilde namaz kılmamak, namazda huşûyu yakalamak için zihni meşgul edecek şeylerden kaçınıp “namaz hırsızlığı” yapmamaktır.