Cenab-ı Hakk’ın Resulullah (s.a.v.)’i Övmesi
Cenab-ı Hakk’ın Resulullah (s.a.v.)’i Övmesi başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz.
Cenâb-ı Hâkk şöyle buyurmuştur: “Ey Peygamber, şüphesiz seni biz, bir şahit, müjdeleyici ve korkutucu olarak gönderdik.” (Ahzab s. 45)
Görüldüğü gibi Cenâb-ı Hâkk bu âyette onu, herkesin üstünde tutacak birçok vasıflar vermiştir. Birçok rütbeler de ihsân etmiştir. Önce onu ümmetine karşı, risaleti tebliğ ettiğine dair şahit tutmuştur ki bu pek büyük bir şereftir ve aynı zamanda bu sadece onun özelliklerindendir.
İnanan ve Allâh (c.c.)’un emirlerine boyun eğenler için onu bir müjdeleyici kılarken, masiyet ehline karşı da bir uyarıcı ve Cehennem ateşinden korkutucu yapmıştır. Âyetin devamında onu tevhide çağıran, ibâdete çağıran bir davetçi, kendisiyle Hakka hidayet olunan, her tarafa nûr saçan bir kandil kılmıştır.
Ata bin Yesar (r.a.) dedi ki: Abdullah b. Amr b. el-As (r.a.)’ı gördüm ve kendisinden bana Resûlullâh (s.a.v.)’in evsafından anlatmasını rica ettim. Şöyle dedi:
“Vallahi o, Tevrat’ta, Kur’an’daki bazı vasıfları ile tasvif edilmiştir. Biliyorsunuz ki Kur’an’da O: “Ey Peygamber, şüphesiz seni biz, bir şahit, müjdeleyici ve korkutucu olarak gönderdik.” (Ahzab s. 45) diye vasfedilmişti.
Tevrat’ta da şöyle vasfedilmiştir: “Biz Sen’i, ümmilerin bir koruyucusu olarak gönderdik. Sen benim kulum ve peygamberimsin! Sana Mütevekkil adını verdim. Sinirli ve kaba değilsin. Sokaklarda gürültü ve kavga çıkarmazsın! Kötülüğe kötülükle karşılık vermez, afveder ve bağışlarsın.”
Cenab-ı Hakk’ın Resulullah (s.a.v.)’i Övmesi başlıklı yazımızda Kuran’da bazı ayetlerde Peygamberimiz (s.a.v.)’i Allah’ın övdüğü anlatılmıştır.
Eğri büğrü olan bir kavmi doğrultmadan Allâh (c.c.) O (s.a.v.)’in ruhunu kabz etmemiştir. Ümmet O (s.a.v.)’in vesilesiyle La ilâhe illallâh demek suretiyle belini doğrultmuştur. Allâh (c.c.) onların, kör gözlerini, sağır kulaklarını kapalı kalplerini O (s.a.v.)’in sayesinde açmıştır.
(Kadı İyaz, Şifa-i Şerif, s.32-33)