Allahü Teâlâ şöyle buyurdu: “Allâh’ı ve Resûlü’nü incitenleri Allâh, dünyada ve âhirette lânetlemiş ve onlar için alçaltıcı bir ceza hazırlamıştır.” (Ahzab s. 57) İkrime (r.a.) bunların resim yapanlar olduğunu söylemiştir. İbn Ömer (r.a.)’den, Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu dediği rivâyet olunmuştur: “Bu suretleri yapanlar kıyâmet gününde muhakkak azâb olunurlar ve kendilerine: Tasvir ettiğiniz bu canlılara (haydi) hayat verin (bakalım) denilir.” (Buharî) Hz. Âişe (r.anhâ)’dan rivâyet ediliyor: “Resûlullâh (s.a.v.) bir seferden gelmişti. Sofaya al bir perde asmıştım. Üzerinde resimler vardı. Resûlullâh (s.a.v.) perdeyi görünce mübarek yüzü renkten renge girdi ve buyurdu ki: “Ey Âişe! Kıyâmet gününde insanların en şiddetli azâb görenleri Allâh’ın yarattığına benzetenlerdir.” Hz. Âişe (r.anhâ) der ki, bunun üzerine perdeyi kestim, iki yastık yüzü yaptım.” (Buharî) Yine İbn Abbas (r.a.)’den, “Resûlullâh (s.a.v.)’i şöyle buyururken işittim” dediği rivâyet olunmuştur: “Her kim dünyada bir ruh sahibi canlının sûretini yaparsa, Kıyâmet gününde o tasvire ruh üfürmeye zorlanır. Hâlbuki ressam tasvirine ebedî ruh nefhedemez de sürekli azab olunur.” İbn Abbas (r.a.)’den, Resûlullâh (s.a.v.)’in “Allahü Teâlâ şöyle buyurdu dediğini işittim” dediği rivâyet olunmuştur: “Allâhü Teâlâ buyuruyor ki: Benim yarattığım gibi yaratmaya uğraşan kişiden daha zâlim kim vardır? Haydi onlar bir tane yaratsınlar. Bir arpa tanesi yaratsınlar, bir zerre halk etsinler…” (İmâm Zehebî, Büyük Günâhlar, s.177)