Camiler Müminin Kalesidir
Camiler Müminin Kalesidir başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz.
Bir hadîs-i şerîfte bildiriliyor ki: “Kıyâmet gününde insanlar dehşet içinde iken, onlar nurdan tahtlar üzerinde endişesiz olarak oturacaklardır.” Başka bir hadîs-i şerîfte şöyle buyrulmuştur: “Allâhü Te’âlâ kıyamet günü “Benim komşularım nerede?” buyuracak. Melekler, “Senin komşuların kimlerdir.” diyecekler, Allâhü Te’âlâ, “Benim komşularım camileri âbâd edenlerdir.” buyuracaktır.” (Câmi‘u’s-sağîr)
Bir hadîs-i şerîfte şöyle buyruluyor: “Allâh (c.c.)’un en çok sevdiği yerler camilerdir. En sevmediği yerler çarşılardır.” (Câmi‘u’s-sağîr) Diğer bir hadîs-i şerîfte: “Camiler cennet bahçeleridir” buyrulmuştur. (Câmi‘u’s-sağîr) Diğer bir sahîh hadîs-i şerîfte Ebû Said (r.a.), Hz. Peygamber (s.a.v.)’den şöyle nakletmektedir: “Camilere gitmeye alışkın olan bir kimseyi gördüğünüzde onun imân sahibi olduğuna şahitlik edin” dedi ve sonra şu ayeti okudu: “Allâh’ın mescitlerini ancak Allâh’a ve ahiret gününe imân eden kimseler ma’mûr ederler.” (Tevbe s. 18)
Bir başka hadîs-i şerîfte buyruluyor ki: “Kıyamet günü herkes sıkıntılı bir durumda iken ve güneş çok yakıcı olduğu bir anda yedi sınıf insan Allâhü Te’âlâ’nın râhmet gölgesinde olacaktır. Onlardan biri kalbi camilere bağlı olan (bir ihtiyacı için dışarı çıksa dahi tekrar camiye dönmek arzusu taşıyan) kimsedir.” (Câmi‘u’s-sağîr) Diğer bir hadîs-i şerîfte şöyle geçmektedir: “Camilere kalpten yakınlık duyan kimseyi Allâhü Te’âlâ sever.” (Câmi‘u’s-sağîr)
Denir ki; mü’minin kalesi üçtür: “Mescitler, Allâh (c.c.)’un zikri ve Kur’ân okumak.” Bir kimse, sayılan üç şeyden birine sığınırsa şeytanın kötülüğünden kurtulmuş olur. Vehb b. Münebbih (rh.a.) der ki: “Camilerle mescitler, Kıyâmet Günü inci ve yakut işlenmiş bir şekilde getirilir. Cemaate devam edenlere şefaatçi olur.”
(Ömer Muhammed Öztürk, Cemaatle Namaz)