Osmanlı ülkesinde uygulamaya koyduğu kanunlar ve adil idaresi ile nam salan Sultan Süleyman’ın şöhreti, Avrupa’ da bizzat yönettiği on üç sefer ile yayıldı. Bu seferler sonrasında Avrupa’da “Büyük Türk”, “Muhteşem Süleyman” isimleri ile tanınmış, Türkler arasında “Kanûni” lakabı ile anılmıştır.
Kırk altı yıllık uzun saltanat dönemi boyunca Osmanlı orduları Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarında birçok muharebeler yapmış, kazanılan zaferlerle imparatorluk arazisi her üç kıta üzerinde büyük genişlemeler kaydetmiştir. Vefat ettiğinde  babası Selim Han’dan devraldığı 6.500.000 km2  Osmanlı toprağını, yaptığı fetihlerle 14.800.000 km2 ‘ye ulaştırmıştı. Kanûni’nin tüm bu fetih ve seferleri sonucunda on altıncı asır “Türk asrı” olarak isimlendirildi.
On altıncı asıra damgasını vuran büyük Türk sultanı  sultan Süleyman, zamanının tüm kralları ve beyleri üzerinde yüksek otoritesini hissettirmiştir. Bu otoritenin en güzel örneği, Kanûni’nin Fransa Kralına yazdığı mektuptur:
“Ben ki, sultanların sultanı, hâkânların hâkânı, hükümdarlara taç giydiren, Allah (c.c.)’nun yeryüzündeki gölgesi ve Akdeniz’in ve Karadeniz’in ve Rumeli’nin ve İstanbul’un ve Mukaddes Mekke ve Medine’nin ve Kudüs’ün ve Anadolu’nun ve Karaman’ın ve Gürcistan’ın ve Rum’un (Sivas, Tokat, Amasya) ve Dulkadir Vilayeti’nin ve Diyarbekir’in ve Azerbeycan’ın ve Acem’in ve Şam’ın ve Halep’in ve bütün Arap diyarının ve Mısır’ın ve Cezayir’in ve Tunus’un ve Yemen’in ve Eflak’ın ve Boğdan’ın ve Erdel’in ve Belgrad’ın ve Bosna’nın ve Budin’in ve daha nice memleketlerinin ki, yüce atalarımızın ezici kuvvetleriyle fethettikleri ve benim dahi ateş saçan zafer kılıcımla fetheylediğim nice diyarın sultanı ve padişahı, Sultan Bayezid Han oğlu Sultan Selim Han oğlu, Sultan Süleyman Han’ım!
Sen ki, Fransa ülkesinin Kralı Françesko’sun.”…
(Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Kayı IV: Ufukların Sultanı Kanûni s. 293-294)