İnsanın, bedenine zarar verecek şeylerden sa­kınacak kadar tıp ilminden bilmesi müstehaptır. Çünkü tıp ilmi, bedenin sıhhatini muhafazaya yardımcıdır. Dini ve dünyevî ilimlerin tahsili de ancak sıhhat olduğu vakit mümkündür.
Cümle tabibler ve hekimler bütün hastalıkla­rın ve belaların altı şeyden meydana geldiğinde ittifak etmişlerdir:
— Gündüz çok uyumak,
— Gece çok uyumak,
— Gece bir hareketten sonra su içmek,
— Tok karnına yemek,
— Kesret-i cima,
— Bevlini tutmak.
Eskilerden yaşlı bir adama: «— Maşallah! ömrün ne kadar uzun» dediklerinde, adam:
«— Biz yemeğimizi pişirdiğimiz zaman güzelce pişiririz, ağzımıza aldığımız zaman iyice çiğ­neriz, midemizi doldurmayız, çok fazla da acıktır­mayız» dedi.
Rivayet olunduğuna göre analar dörttür: Devâların anası, edeblerin anası, emniyetlerin anası, ibadetlerin anası. Bütün devaların anası az yemek, bütün edeplerin anası az konuşmak, bütün emniyetlerin anası sabır, bütün ibâdetlerin anası da günahları terk etmektir.
ESMAÜN NEBİ (S.A.V.)
Harisün Aleyküm (s.a.v.): Ümmetine düşkün, üzerlerine titreyen.