Su bulunmadığı veya suyu kullanmaya güç yetmediği zaman, toprak cinsinden temiz bir şeyle abdestsizliği gidermek için teyemmüm yapılır.
Rasulullah (s.a.v.) teyemmümün yapılışını bizlere tarif etmiştir. Cabir b. Abdullah (r.a.)’in nakline göre Hz. Peygamber (s.a.v.), “Teyemmüm bir defa yüz, bir defa da dirseklere kadar kolları mesh etmek için elleri iki kez toprağa vurmaktır” (Hâkim, el-Müstedrek, I, 179) buyurmuştur.
Teyemmümü mutlaka toprakla yapmak şart olmayıp toprak cinsinden olan diğer nesnelerle de yapılabilir.
Cabir b. Abdullah (r.a.)’in nakline göre Rasulullah (s.a.v.) bir hadisinde, “Yeryüzü benim için mescit ve temizleyici kılındı” (Buhârî, Teyemmüm, 1) buyurmuştur.
Başka bir nakilde Hz. Peygamber (s.a.v.), “Yeryüzünün temiz olan her yeri benim için mescit ve temizleyici kılındı” (Beyhaki, Sünenü’l-kübra, I, 124) buyurmuştur.
Cenaze namazı gibi bedeli bulunmayan ibadetlerde abdest aldığında namazı kaçırma durumu söz konusu olduğunda su bulunsa da teyemmüm yapılabilir.
İbn Abbas (r.a.), “Abdest aldığında cenaze namazını kaçıracağın endişesi söz konusuysa teyemmüm alarak namazı kıl” demiştir. Nafi’in nakline göre İbn Ömer (r.a.) abdestsiz olduğu bir sırada cenazeye rastladı ve teyemmüm ederek cenaze namazını kıldı.
Sözü edilen iki haberin cenaze namazını kaçırmamak için teyemmüm edildiğine delâletleri açıktır.
İmam-ı Azam Ebû Hanife’den Hammad isnadıyla nakledildiğine göre abdestsiz iken cenazeye rastlayan kimse hakkında o, “Toprakla teyemmüm eder ve cenaze namazını kılar. Ancak kadın hayız halinde teyemmüm ile cenaze namazı kılamaz” demiştir. İmam Muhammed, “Bu, bizim tercihimizdir. İmam Ebû Hanife (r.a.) de bu görüştedir” demiştir. (Kitâbü’l-âsâr, s. 39)
(Eşref Ali Tehânevî, Hadislerle Hanefi Fıkhı, c. 1, s. 347-356)