Müslüman, son nefesini nasıl vereceği endişesiyle Allah’tan korkmalıdır. Çünkü îmanla mı yoksa -îmansız olarak göçmüşler gibi- küfür ile mi gideceğini bilememekte. Son nefes korkusunu hissetmek bütün müslümanlara farzdır, bunun delili şu mealdeki âyetlerdir:
1- “Fakat büyük zararı göze alanlar güruhundan başkası Allah’ın imhâlinden emîn olmaz.” (El-A’raf: 99).
2- “…Şüphesiz ki Allah, cezası çok çetin olandır.” (El-Mâide: 2),
3- “Ey îman edenler, Allah’dan korkun. Herkes, yarın için önden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah’dan korkun. Çünkü Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdardır.” (El-Haşr: 18). Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, kudsî bir hadiste Allah Celle ve Alâ şöyle buyurduğunu haber verir:
“Kuluma iki korku ve iki emanı birlikte vermem. (Yâni) dünyada benden korkanı âhirette emin kılarım, dünyada benden emîn bulunanı da âhirette korkuturum.”
Müslümanların imamı Ebû Hanîfe rahmetullahi aleyh der ki: “Kulun îmanının en çok selbedildiği an ölüm ânıdır.”
Son nefes endişesini duymayan ve sonunun ne olacağı hususunda Allah’tan korkmayan Mürcie ve Cebriyye mezhebinden sayılır.
(Sevadü’l A’zam, Sh: 69)