İbn Abbâs (r.a.) hazretlerinden rivâyet edildiğine göre: Efendimiz (s.a.v.) Hazretleri, bir gün, Mescid-i Nebevi’den çıktı. İblis, Mescid-i Nebevi’nin kapısındaydı. Efendimiz (s.a.v.) Hazretleri ona şöyle sordu: “Seni mescidimin kapısına getiren nedir?” Şeytan: “Beni buraya getiren Allâh’dır.” “Neden” diye sordu. “Bana dilediğini sorman için” dedi. İbn Abbas (r.a.) dedi ki, Efendimiz (s.a.v.) Hazretlerinin Şeytân’a ilk sorduğu namaz hakkındaydı. Efendimiz (s.a.v.) Hazretleri, Şeytân’a şunu sordu: “Ey mel’ûn! Ümmetimin cemaatle namaz kılmalarına neden mani oluyorsun?” Şeytân: “Ey Muhammed! Senin ümmetin cemaatle namaz kılmak için evden çıktıkları zaman beni çok sıcak bir humma (ateş) tutar. Onlar cemaatten ayrılmadıkça ateşim sönmez.” Efendimiz (s.a.v.) Hazretleri yine sordu: “Sen ümmetimin Kur’an-ı kerime hizmet etmelerine neden mani oluyorsun?” Şeytân: “Senin ümmetin Kur’ân-ı Kerimi okudukları zaman ben kurşun gibi eriyorum” dedi.

“Sen ümmetimin Allâh (c.c.) yolunda cihâd etmelerine neden mani oluyorsun?” dedi. Şeytân: “Onlar, cihada çıktıkları zaman, ayaklarıma bağlar vurulur. Onlar dönesiye kadar bağlı kalıyorum” dedi. “Ümmetimin hacca gitmelerine niye mani oluyorsun?” Şeytân: “Ümmetin hacca gitmek için evden çıktıklarında onlar dönesiye kadar ben, zincirlere ve demir halkalara vuruluyorum.” dedi. “Ümmetime neden cimri olmaları için vesveve veriyorsun?” Şeytân: “Ümmetin sadaka vermeyi niyet ettiği ve düşündüğü zaman, tahta biçildiği gibi ben de başımdan bıçkı ile biçiliyorum gibi, anlatılması zor ağrı ve acı çekiyorum” dedi.

(İsmail Hakkı Bursevi, Rûhu’l-Beyân Tefsiri, c.1, s.27-29)

Bir Yorum Bırak