1. Kâfirlerle harp ederken harp âletlerinden biri ile öldürülenlerdir. Bunlara hem dünyada hem âhirette şehit hükmü verilir. Cenazeleri yıkan­maz. Yalnız ta’zim ve ikram için namazları kılınır. Şafiîlere göre namazları da kılınmaz. Her müslüman şehit olmayı arzulamak temenni etmelidir.
  2. Âhirette sevap hususunda şehit sayılıp dün­ya ahkâmı hususunda şehit sayılmayanlardır. Bunlar, verem ve taun gibi hastalıktan ölenler, üzerine bina yıkılanlar, malı, ırzı, dini ve namusu uğrunda öldürülenler ve benzerleridir. Bunların şehit hükmünde oldukları sahih hadislerle sabittir. Bunların cenazeleri yıkanır, namazları kılınır. Âhirette kendilerine şehit sevabı verilir. Yalnız se­vaplarının hakikî şehitler derecesinde olması ge­rekmez.
  3. Ganimete hıyanet edenlerdir. Bunlar harpte öldürüldükleri takdirde kendilerine dünyada şe­hit hükmü verilir. Cenazeleri yıkanmaz. Âhirette kendilerine şehit sevabı verilmez.

(S. Müslim Ter. C.2/520)
 
Malı, canı, namusu ve dini uğrunda öldürülen kimse şehittir.
Yine geceleyin birinin evine girerek hırsızlık eden bir şahsı hâne sahibi arkasından takip ederek öldürürse, İmam-ı Azam (R.A)’a göre bir şey lâzım gelmez. (S. Müslim C. 2)