Aişe (r.a.)’den rivayet edlidiğine göre:
«Ramazanın son on günü girince Resûlullah (s.a.v.) geceleri ihya eder, ailesini uyandırır, ibâdete karşı daha çok titizlik gösterirlerdi.» buyurulmuştur.
Diğer bir rivayette de: «Resûlullah (s.a.v.) Ramazan’ın son on gününde, başka zamanlarda ibâdet hususunda göstermediği cehd-ü gayreti gösterirdi.» (Müslim) buyurulmuştur.
Cenâb-ı Resûlullah (s.a.v.)’ın böyle bir cehde girmesinin sebeb-i hikmetini anlayabilmek için şu hadîs-i şerifi zikretmek lâzım:
«Kim Ramazan’ı; îmân ederek ve Aüah’ın rızâsını dileyerek ihya ederse, onun geçmiş günâhları afolunur.» (Ebu Hüreyre’den mütefekkun aleyh.)
Ramazan boyunca teravihlerle Ramazan-ı şerifin ihyâsına çalışılacağı mânası muhtevi olduğu gibi, Ramazan’ın geceleri ibadet ve taatle ihya etmenin fazileti de çok büyüktür. Resûl-i Ekrem (s.a.v.)’in bu işe Ramazan sonunu tahsîs etmesinin sebebi ise, ibâdet zamanının çıkması yaklaştığındandır. Ameller sonlarına göre muamele gördüğünden, o da Ramazan’ın bereketi, rahmeti çıkmadan, amelinin fazla ibadet ve taatle müzeyyen olmasını arzu ediyordu. Bunun için de i’tikâfa girerlerdi. Biz de i’tikâfa girmeğe gayret göstermeliyiz.