Abdestli yatmak sünnettir: “Abdestli yatan, uykuda iken, gündüz saim, gece kaim gibi sevaba kavuşur.” (Deylemî) (Saim, oruçlu; kaim, gece kalkıp ibadet eden kimsedir.)
“Abdestli yatana, o gece bir melek sabaha kadar “Ya Rabbi bu kulunu affet!” diye dua eder.” (Hâkim) (Meleğin duası kabul olur.)
Misvakla dişleri temizleyip sağ yanı üzere kıbleye karşı yatmak sünnettir. Uyku, ibadetleri kuvvetle ve sağlam yapmak niyetiyle olursa ibadet olur. Hadîs-i şerîfte buyuruldu ki:
“Âlimlerin uykusu ibadettir.” (İ. Gazali)
Peygamberimiz (s.a.v.) döşeğinde uyumak istediği zaman, sağ yanının üzerine yatar, sağ elini, sağ yanağının altına koyar, sonra da: «Allah’ım! Kendimi, Sana teslim ettim. Yüzümü, Sana çevirdim. İşimi, Sana ısmarladım. Sırtımı, Sana dayadım. Ben, Senin azâbından korkar, rahmetini umarım. Senin rahmetinden başka sığınacak yok. Senin azâbından başka korunulacak yoktur. Ancak, Senin rahmetine sığınılır ve ancak, Senin rahmetinle kurtulunur. Ben, Senin indirmiş olduğun Kitab’ına ve göndermiş olduğun Peygamber’ine (herkesten önce) inanmışımdır. Ey Rabb’ım! Yanımı, Senin isminle yere koydum. Eğer, ruhumu tutar, alıkorsan, ona, rahmetinle muamele et! Eğer, onu, salarsan, sâlih kullarını koruduğun gibi, onu da, koru! Allah’ım! Ben, Senin isminle ölür, Senin isminle dirilirim. Bize yediren, içiren, her ihtiyacımızı karşılayıp gideren, bizi barındıran, sığındıran Allah’a hamd olsun! Nice kişiler var ki kendilerinin ne ihtiyaçlarını karşılayanları var, ne de, barındıranları! Allah’ım! Kullarını huzurunda topladığın günde azâbından, beni, koru!» diyerek dua eder, uykudan uyanıp kalkarken de: «Hamd olsun O Allah’a ki, bizi, öldükten sonra diriltti. Kıyamet günü, dönüşümüz de, O’na olacaktır.» derlerdi.
Peygamberimiz (s.a.v.) yüzünün üzerine yatmış bir adama rastlayınca: «İşte bu Allah’ın hiç sevmediği bir yatıştır» buyurdu.
(İmam-ı Buhâri, Edebü’l-müfred, s. 312)