Peygamberimiz (S.A.V) zâhidâne bir hayat yaşadıkla­rından bulduğunu yerler ve kalabalıkla yemek yemek­ten zevk duyarlardı. Yemeği yere diz çöküp iki ayağı üzerine oturarak besmele ile yerlerdi. Sıcak yemek ye­mezler ve sıcak yemekte bereket olmayacağını söyler­lerdi.
“Sıcak yemekte bereket yoktur. Allahü Teâlâ bize ateş yedirmez. Öyleyse yemeği soğutun” buyurmuş­lardı.
Meyvelerden en çok yaş hurma, kavun, karpuz ve üzümü severdi. Karpuzu şeker ve ekmekle yerlerdi. Ka­bağı da severler ve onun hakkında “O, kardeşim Yûnus’un sebzesidir” buyururlardı. Avlanan kuş eti yerler fakat kendileri avlamazlardı. Yemekleri parmak­ları ile sıyırırlar ve; “Yemeğin sonu daha bereketlidir” derlerdi.
Parmaklarını temizlemeden ellerini mendil ile silmezlerdi. Yemeğin sonunda nimetleri veren Cenâb-ı Hakk (c.c)’a hamd-ü şükr eder ve ellerini yıkarlardı. Su içer­ken üç kerede içmeyi i’tiyad edinmişlerdi.