Peygamberimiz (s.a.v.)’in en fazla önem verdikleri şeylerden biri de temizliktir. Bir gün üstü başı kirli bir adam görmüş, «üstünü başını yıkamıyor musun?» demişlerdir. Bir defa da adamın biri huzurlarına pek perişan bir kıyafetle girmiş, Peygamberimiz (s.av.) ona:
( «Geçinmek için hiç bir vasıtan yok mu?» demişler.
«Var!» cevabını alınca şöyle buyurmuşlardır:
«Mademki Allah (c.c.)’ın nimetlerine nail olmuşsun; o halde nimetin eseri üzerinde görülsün.» (Ebu Dâvud)
Cahiliyet âdetlerini üzerinden atamayan bazı kimseler, yerlere tükürür, camilerde bile ibâdet esnasında bu gibi hareketlerde bulunurlardı. Peygamberimiz (s.a.v.), bu fena âdetten son derece tiksinirlerdi. Bir defa yine boyla bir hareketin izini görmüşler ve son derece hiddetlenerek mübarek yüzleri kıpkırmızı kesilmişti (Nesâi). O (s.a.v.)’nün bu hiddetini anlayan ensâr (r.a.)’dan bir kadın ortalığı temizleyerek Rasûlûllah (s.a.v.)’ın teveccühünü kazanmıştır.
Peygamberimiz (s.a.v.)’in umûmî meclislerinde kâfur veya başka tütsüler yakılır, bu suretle de Cemaatın istirahatına dikkat edilirdi. Cuma günleri mescide güzel koku saçılmasını emrederdi.
(Peygamber (s.a.v.) Efendimizin Yüce Ahlakı, Sh.:17)