Peygamberimiz (s.a.v.), kendileriyle görüş­meğe gelen ziyaretçileri kabul ederler, onlar­la musafaha etmek için önce davranırlar, musafaha esnasında ellerini daha önce çekmek itiyatında değillerdi. Biri kulaklarına bir şey söylemek istese söz bitmeden yüzünü çevirmezlerdi.
Kendilerini ziyarete gelen misafirleri, önce selam verir, müsaade ister, ancak ondan son­ra huzura girerlerdi. Kendileri de birini ziyarete gittikleri zaman kapının sağ veya sol kanadı önünde dururlar “Esselâmü aleyküm” derler içeri girmek için izin isterler, müsaade edilirse girerler, edilmezse geri dönerlerdi.
Ashâb-ı Kiram (r.a.)’dan biriyle karşılaştık­ları zaman onunla musahafa ederler, iyice el­lerini birbirine geçirerek sıkıştırırlardı.
Yolda rastladığı erkek, kadın, çocuk, köle, herkese selam verirlerdi. Bir defa yolda münafıklarla müslümanların bir arada otur­duklarını görmüşler, hepsini selamlamışlardı.
Peygamber (s.a.v.) Efendimizin Yüce Ahlâkı