Unutarak yemek.

Unutarak içmek.

Unutarak cima yapmak.

Unutarak hem yemek, hem içmek ve hem de cima yapmak.

Dokunma, oynaşma veya öpmekle değil de, sadece bakmak veya düşünmekle meninin gelmesi.

Meni gelmeksizin öpmek.

Uyurken ihtîlam olmak (düş azma).

Cünüp olarak sabahlamak, hatta o gün veya günler­ce cünüp kalmak.

Ağza gelen balgamı yutmak.

Burnun içine inen akıntıyı çekip yutmak.

Suya dalıp kulağına su kaçması.

Kendinin elinde olmayarak boğazına duman girme­si.

Boğazına toz girmesi.

Boğazına sinek kaçması.

Ağzına aldığı ilacın tadının etkisinin boğazına ulaş­ması.

Dişleri arasında sahur artığı olarak kalan ve nohut tanesinden küçük olan şeyi yemek.

Ağza dışarıdan susam tanesi kadar bir şeyi alıp, ağızda yavaş yavaş kaybolacak ve boğazda tadı du­yulmayacak şekilde çiğnemek.

İdrar yoluna ilaç akıtmak.

Bıyık yağlamak.

Kendi kendine çok dahi olsa kusmak.

Gelen kusmuğun geri gitmesi.

Parmak salıp azıcık kusmak.

Ağıza az miktarda getirilen kusmuğun geri gitmesi veya geri alınması.

Hacamat olmak, yani kan aldırmak.

Sürme çekmek.

Gıybet etmek.

Orucu bozmaya niyetlenmek. Çünkü ortada fiil yok­tur.

(Nimet-i İslâm, S. 590)

Bir Yorum Bırak