Ortaçağ Avrupa’sından Bir Kesit

Ortaçağ Avrupa’sından Bir Kesit. Bazı rahipler hiç giyinmiyorlardı. Daima çırılçıplak duruyorlardı. Ancak uzun saçlarını örtüyorlar, hayvanlar gibi elleri ve ayakları üzerinde yürüyorlardı. Birçokları da vahşi hayvanların inlerinde, susuz kuyularda ve mezarlarda yaşıyorlardı.
Avrupa’daki yaygın inanışa göre vücuda işkence yapmak, asırlarca din ve ahlakta üstün bir mertebe olarak kabul görmüştür. Tarihçiler bu hususta birçok enteresan hadiseler nakletmişlerdir. Rivayete göre Makarius tam altı ay çıplak vücudunu zehirli sineklerin ısırması için su mahzeninde yatmıştır. Aynı zamanda bu kişi devamlı olarak bir kıntar ağırlığında demir taşırdı. Arkadaşı rahip Eusibius da iki kıntar ağırlığında demir taşırdı. Yine bu adam susuz bir kuyuda tam üç yıl yaşamıştır. Bazı rahipler hiç giyinmiyorlardı. Daima çırılçıplak duruyorlardı. Ancak uzun saçlarını örtüyorlar, hayvanlar gibi elleri ve ayakları üzerinde yürüyorlardı. Birçokları da vahşi hayvanların inlerinde, susuz kuyularda ve mezarlarda yaşıyorlardı.
Beden temizliğini ruh temizliğine aykırı buldukları için vücutlarını yıkamaktan çekiniyorlardı. Onların gözünde insanların takvâca en üstün olanı, temizlikten en çok uzaklaşan, pisliğe en çok bulaşandı. Bir rahip şöyle demiştir: “Rahip Altoni ömrü boyunca ayaklarını yıkama günahını işlememiştir.” Rahip Abraham da elli sene yüzüne ve ayaklarına su değdirmemiştir. Bir İskenderiye rahibi daha sonra pişman olarak şöyle der: “Yazıklar olsun! Bir zamanlar yüzün yıkanmasını haram sayardım, şimdi ise hamamlara giriyoruz.”
Rahipler memleket memleket dolaşarak ellerine geçirdikleri çocukları kilise ve çöllere kaçırırlardı. Böylece çocukları aile ocağından ayırarak ruhban olarak yetiştiriyorlardı. Hükümet hiçbir şey yapamıyor, halk ise bu durumu destekliyor, anne ve babalarını terk ederek ruhbanlığı seçen kimseleri takdirle karşılıyor ve isimlerini bütün halka ilan ediyordu. Hristiyanlık tarihinin meşhurları ve büyük rahipler hep çocuk kaçırmaktaki maharetleriyle tanınmışlardır. Hatta rivâyet edildiğine göre anneler rahip Ambrose’yi gördükleri zaman çocuklarını evlerine saklarlardı. Neticede babalar ve vâsiler, çocuklarına sahip olamayacak duruma geldiler. En sonunda velâyet ve nüfuzları rahip ve papazlara geçti.
(En-Nedvi, Müslümanların Gerilemesiyle Dünya Neler Kaybetti?)