Peygamberimiz (s.a.v.), Hayber Yahudilerine gönderdiği yazısında onları hakkı itiraf ve kabule davet etmiştir. Onlara gönderdiği yazısında şöyle buyurdu:
“Bismillâhirrahmânirrahîm
Musa’nın ve kardeşinin dostu ve Musa’nın getirdiklerinin doğrulayıcısı Muhammed Resûlullah tarafındandır.
Ey Tevrat ehli topluluğu!Allah size Kitabınızda: ‘Muhammed, Allah’ın Resûlüdür! Onunla birlikte bulunanlar da, kâfirlere karşı çok şiddetli, kendi aralarında ise çok merhametlidirler. Onları, hep rükû ve sücud halinde, Allah’tan lütuf ve hoşnutluk dilerlerken görürsün. Onlar yüzlerindeki secde eserinden tanınırlar. Bu, onların Tevrat’taki tavsif ve temsilleridir.
Onların İncil’deki tavsif ve temsilleri de, filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş, kalınlaşmış, gövdesi üzerinde dimdik yükselmiş, ekincilerin hoşuna giden bir ekin gibidir. Onlar, kâfirleri kızdırmak için yetiştirilmişlerdir. Allah, onlardan iman eden, salih amellerde bulunanlara, hem yarlıganma, hem büyük mükâfat va’d etmiştir1 [129] diye buyurmadı mı?Siz bunu Kitabınızda muhakkak yazılı bulmuşsunuzdur.
Ben, size Allah hakkı için and veriyorum! Üzerinize indirilmiş olanlar için and veriyorum! Sizden önceki torunlara kudret helvası, selva kuşu eti yediren Allah için and veriyorum!Babalarınızı Firavun’dan ve onun yaptığı kötülüklerden kurtarıncaya kadar denizi kurutan Allah için and veriyorum!Allah’ın size indirdiği Kitabda, Muhammed’e iman edeceğiniz hakkındaki âyetleri bulmadığınızı bana haber verebilir misiniz?!
Eğer bunu Kitabınızda bulmadınızsa, size zorlama yok ‘Artık iman ile küfür apaçık belli olmuştur…’Sizi Allah’a ve O’nun Peygamber’ine imana davet ediyorum!”
Bir hadîs-i şerîfte: “Nefsim kudret elinde olan Allah’a yemîn olsun ki, ister yahudi ister hristiyan olsun, bu ümmetten beni işitip de gönderildiğim şeylere îmân etmeden ölen kimse Cehennemliktir!” buyurulmuştur.
(İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c.2, s. 193)