1. RUKİYYE (R. ANHA)

Seyyidu’l-Beşer (s.a.v.)’in kızı, iki hicret sahibi. Efendimiz (s.a.v.) otuz üç yaşında iken, Hz. Zeyneb (r.anha)’dan sonra ikinci kızı olarak Hz. Hatice Vâlidemiz (r.anha)’dan dünyaya gelmiştir.
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.)’e peygamberliği bildirilmeden önce Hz. Rukiyye (r.anha) Ebu Leheb’in oğlu Utbe’ye, Ümmü Gülsüm (r.anha)’da Uteybe’ye nikâh edilmiş fakat zifaf gerçekleşmemişti. Fahr-i Âlem Efendimiz (s.a.v.)’e peygamberliği bildirilip, insanlar İslâm’a davet edilmeye başlanınca, Ebu Leheb ve oğulları düşman kesildiler. Utbe ve Uteybe, zahmete düşsün diye Efendimiz (s.a.v.)’in kızlarını boşadılar. Bu hadiseden sonra Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e vahy gelerek Hz. Rukiyye (r.a.)’nın Hz.Osman (r.a)’a nikâhlanması emredildi ve evlendiler. Onunla birlikte Habeşistan’a hicret ettiler.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in Medine’ye hicretinin ikinci yılında Hz.Osman (r.a.) ve hanımı Medine’ye geldiler. İkinci ve son hicret yurdunda oğlu Abdullah b. Osman (r.anha)’yı dünyaya getirdi. Yeni evi kendisine daha bir şen geldi. İlk çocuğunu kaybetmenin acısını, annesinin vefatı dolayısıyla uğradığı derin üzüntüyü ve iki hicreti dolayısıyla tattığı gurbet sancısını unutmaya çalışırken yeni bir kederle, ikinci oğlunu kaybetmenin üzüntüsüyle sarsıldı ve hastalandı.
Yirmi yaşında iken Bedir Gazası’nda hastalandı. Hz. Osman (r.a.)’a Bedir’e gelmeyip zevcesine hizmet etmesi emrolundu. Bedir zaferinin müjdesi Medine’ye geldiği gün defnolundu. Hz. Osman (r.a.) hanımını kabre indirdi. Kabrinin toprağını düzelttiğinde Resûlullah (s.a.v.) Bedir’den geldi.
Izdıraplı baba gelince son uykusuna yatmış olan kızına yaklaştı. Nazik kalbi hüzün ve kederle dolu olarak onunla bir nevi vedâlaştı. Sonra kız kardeşinin yatağına kapanıp hıçkıra hıçkıra ağlayan küçük kızı Fatıma (r.anha)’ya şefkatle eğildi. Kızı Fâtıma (r.anha) ağlayarak kabrin kenarına oturdu. Resûlullah (s.a.v.)’de elbisesinin yeniyle onun gözyaşlarını siliyordu.                          (İslam Tarihi Ansiklopedisi s. 118-119)