«Mü’min nedir? «İman etmiş. İslâm dini­ne inanmış. İslâm. Müslüman.» demektir.
İslâmiyeti tebliğ eden ve nefsinde yaşa­yan «Levlâke» sırrına mazhar olmuş olan ve Allah (c.c.) Hazretleri’nin (Habîbim!» hitabı­na muhâtâb olan Sevgili Peygamberimiz (s. a.v.) Efendimiz mü’minlerin önderi ve en yü­cesidir.
«Mü’mini tuzağa düşürmeğe çalışırlar, oysa Allah onların hile ve desiselerini da­ha mükemmel bir şekilde başlarına çarpar.»
«Mü’min pek şerefli ve iyi insandır. Fâcir ise fesâdçı ve alçak bir insandır.»
«Mü’min her hâl ü kârda selâmettedir. Ruhu, Azze ve Celle’ye hamd ederken çıkar.»
«Mü’min iki korku arasında bir kuldur: Geçmiş günâhı sebebiyle Allah’ın ona nasıl muamele edeceği için korkar, geri kalan öm­ründe helak edici şeylerden başına ne gele­ceğini kestiremediği için korkar.»
«Ehl-i îmâna göre mü’minin durumu, cesede karşı başın durumu gibidir: Baştaki sancıdan cesedin elemlenmesi gibi, mü’min ehl-i îmânın acısını (kendi acısı imiş gibi) ta içinde hisseder.»
«Allah nezdinde, mü’min mukarreb meleklerden (Allah’a yakın, Allah’a yaklaşmış melekler) daha iyidir.»