Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyetle Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki:
“Sizden birinizin (yemek) kabına sinek düşecek olursa, onu iyice batırın. Zira onun bir kanadında hastalık, diğerinde şifa vardır. O, içerisinde hastalık olan kanadıyla korunur.” (Buhârî, Tıbb 58; Ebû Dâvud, Et’ime 49)
Bu hadis-i şerif, Resûlullah (s.a.v.)’in, vahye dayanarak konuştuğu hususunda, Müslüman olmayan biyoloji âlimlerini dahi ikna edecek mahiyette mucizevî hadislerinden biridir. Zira Fahr-i Kainat Efendimiz (s.a.v.), mikrobiyoloji ilminin hiç olmadığı bir devirde, Arabistan gibi hiçbir tabiat ilminin mevzubahis olmadığı bir diyarda, bugünkü ilmin sadece bir terminoloji farkıyla ifade ettiği mühim bir vak’ayı eksiksiz ifade buyurmuştur. Sineğin bir kanadında zararlısı, bir kanadında faydalısı olmak üzere insan sağlığı için zararlı ve faydalı maddeler vardır ve bu maddeler dengeli bir şekilde yer almaktadır. Hadisin, Ebû Saîdi’l-Hudrî (r.a.)’den yapılan rivâyetinde “Sineğin iki kanadının birinde zehir, diğerinde şifa vardır. Eğer bir yemeğe düşerse, onu içine iyice batırın (sonra çıkarıp atın). Çünkü o, önce zehirli (kanadını banar), şifa (lı kanadı) geri bırakır.” (İbnu Mâce) buyrulmuştur. Bu rivâyetten anlaşılacağı üzere, tamamını batırma emri, sineğin dışta kalan kanadındaki şifanın yemeğe geçmesi içindir. Çünkü hadis, zehirli kanadı üzerine düşerek öncelikle onu yemeğe batırdığını, diğer kanadı dışarıda kaldığı için o kanattan geçen zehiri zararsız kılacak şifanın (panzehirin) diğer kanatta kaldığını belirtmektedir. Tamamı batırılınca dışarıda kalan kanattaki panzehir de yemeğe geçeceği için, öbürünün vereceği zarar bertaraf edilmiş olmaktadır. Bezzâr’ın bir rivâyetine göre, Enes (r.a.)’ın kabına sinek düşer. Enes sineği parmağıyla üç kere batırır ve “Bismillah” der, sonra da “Resûlullah bize böyle yapmamızı emretti!” açıklamasında bulunur. Mikrobiyolojideki en son araştırmalar Hz Peygamber (s.a.v.)’in XV. asır önce bildirdiği tavsiyenin tıbbî izahını yapmakla, âdeta O’nu tasdik etmektedir. (www.sorularlaislamiyet.com)