Bütün mescitler Allah Teâlâ’ya mahsustur ve orada O (c.c.)’ndan bir başkasına ibadet edilmez. Zira Kur’an-ı Kerîm’de Cenâb-ı Allah (c.c.) bir âyet-i celîlede şöyle buyurmaktadır:
“Cümle mescitler Allah Teâlâ’ya mahsusdur. Hal böyle olunca siz mescitlerde Allah Teâlâ ile beraber (Allah Teâlâ’dan başka) hiç bir kimseye ibadet etmeyin.” buyrulmaktadır. (Cin Sûresi/18)
Bu aynı zamanda Allah Teâlâ’ya Şirk koşmayın anlamına gelmektedir.
Cami’e girerken sağ ayakla girmek, çıkarken de sol ayakla çıkmak sünnettir. İmam-ı Süfyan-ı Sevri bir gün mescide girerken sol ayağını basıp girdi. Hafiften bir ses işitti ki: “Yâ Sevri – Yani; ey öküz – Niçin evvel sağ ayağını basıp girmedin!» Süfyan o avazı işitince aklı başından gitti. Sonra kendine gelince eliyle sakalını tutup yüzüne bir tokat vurdu. Bir sünneti terk edip edepsizlik etmekle adını sığır koydular dedi. Adı Sevr kaldı. Peygamberimiz (s.a.v.) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuştur: «Mescitte oturup namaza muntazır olan kimse bil fiil namazda bulunmuş gibidir. Namazı eda için gözeten kimse namaza durmuş gibidir. Namaza başlayıp kılıncaya kadar sevabı işler, devam eder.»
Camide Kur’an okumakla veya tespih veyahut dua okumakla meşgul olan bir kimse ile konuşmak veya musâfaha eylemek doğru değildir.