17 Eylül 2006 târihinde yapımına başlanmış ve yaklaşık iki yılda tamamlanmıştır. Bânîsi Hz. Sâmî (k.s.)’nun ma’nevî evlâdı Muhterem Ömer Muhammed Öztürk’tür.
23.5 x 28,5 metre ebadında bir alana yerleşmiş, dört ana kolon üstüne tek ana kubbe ve etrafında dört yarım kubbe şeklinde inşâ edilmiştir. Caminin külliye şekline getirilmesine devam edilmektedir. İstanbul’un Pendik İlçesi’ne bağlı Yenişehir Mahallesi’nde bulunan Cami; Yavuz Sultân Selîm Camii gibi Osmanlı mimarîsinin ince estetiğini açığa çıkaran bir eser olmuştur.
Caminin kendi adına yapıldığı Zât hakkında Kitâbe’de şöyle denilmektedir: “Silsile-i Âliyye-i Nakşîbendiyye’nin otuz üçüncü postnişînleri olup Silsile-i Âliyye’nin otuz ikinci postnişîni Şey-hü’l-meşâyîh es-Seyyîd Muhammed Es’âd Erbilî kuddise sirrûh Hazretleri’nin hâlîfelerindendirler. Hz. Zât-ı akdes’in şecere-i mübârekeleri, Ramazânoğlu Beğliği’nden Hz. Seyfullâh Hâlid bin Velîd radıyallâhü anh’a uzanır. Hicrî 1308’de Adana’da dünyâyı teşrif eden Zât-ı âli-kadirleri, 1404’te Medîne-i Münevvere’de irtihâl-i dâr-ı beka eylediler. Kabri Şerifleri Cennetü’l bakîde ziyâretgâhtır. Ulemâyı islâm, “Bir asırlık mübarek ömürlerinin her ânında Sünnet-i seniyye-i Resûl-i Kibriya sallallâhü te’âlâ aleyhi ve sellem’i ihya eylediklerinde ve nice yüksek makamların sahibi; Gavs*, Müceddid**, Sâhibü’z-zamân*** ve Cana yakın ülfet makamının sahibi ve asırların nâdir yetiştirdiği bir Zât-ı akdes olduklarında ittifâk-ı ârâ eylemişlerdir.”
Allâhü Te’âlâ yollarına ve şefaatlerine cümlemizi dâhil eylesin. Âmîn.
*Gavs: Yardım etmek, imdada yetişmek demektir. Bunun yerine “kutub” da kullanılır. En yüksek manevî makamdır. Allah (c.c.) Onların duası sebebiyle gelmesi muhtemel belâları defeder.
**Müceddİd: Her asır başında geleceği Nebî (s.a.v.) tarafından müjdele-nen, Dînin yüksek hadimleridir. Kendilerinden ve yeniden bir şey ortaya çıkar-mazlar, yeni ahkâm getirmezler, islâmî hükümlere harfiyen uyarak Dînin aslını ortaya koyarlar ve ona karıştırılmak istenilen bid’atleri def ederler.
***Sâhİbü’z-zamân: Zamanın etkisinden kurtulmuş; geçmiş, gelecek dü-şüncesinden sıyrılmış, ânı vahidi yakalayan ve onu sürekli yaşayan kişidir. O, bu durumuyla zamanı aşmıştır.