Kadının kocasının yanındaki kıymetini ve gönlündeki muhabbeti artıran şeyler şunlardır:
Kocasına ikramda bulunmak, baş başa ve cima isteği olduğunda emirlerine itaat etmek, onun menfaatlerini korumak, ona zarar verecek şeylerden sakınmak, çocuğunu terbiye etmek, evde kalmaya razı olmak, evin dışına çok az çıkmak, kocasının yanında edepli davranmak, onun sırrını saklamak, emirlerine tahammül etmek, yemek vakitlerinde yemeği hazır hâle getirmek, onu daima hoş ve güler yüzle karşılamak, ondan yapamayacağı şeyler istememek, inatçı olmamak, uyku anında örtünmeye dikkat edip fazla açılıp saçılmamak, kocasının yanında ve arkasında sırrını muhafaza etmek; aile sırlarını başkasına açmamak.
Kadınının kocasına karşı içi ve dışıyla samimi olması; çoğu bulamadığı zaman aza kanaat etmesi gerekir. Kadın, her zaman Hz. Aişe (r.anha) ve Hz. Fâtıma’yı (r.anha) kendisine örnek almalı, onların ahlâkıyla ahlâklanmalıdır ki, cennet ehlinden olabilsin!
Bir rivâyete göre Hz. Ali (k.v) ve Hz. Fâtıma’nın (r.anha) evinde üzerlerine örtecek tek bir örtü vardı. Bununla başla- rını örttükleri zaman ayakları açık kalır, ayaklarını örttükleri zaman başları açık kalırdı. Hz. Fâtıma (r.anha) ile Hz. Ali (k.v) evlendiklerinde zifaf gecesinde altlarında sadece bir koyun postu vardı; ikisi beraber onun üzerinde uyumuşlardı. Hz. Fâtıma’nın (r.anha) üzerlerine örtecek bir örtü ve içi hurma lifleriyle dolu deriden yapılma yastığından başka dünya eşyasından bir şeyi yoktu.
Kıyâmet gününde Hz. Fâtıma (r.anha) insanların önünden geçerken, mahşer halkına: “Ey insanlar! Gözlerinizi kapatın! Kadınların seyyidi Fâtımatu’z-Zehrâ geçiyor” denilecektir.
(Ebû Nuaym, Târîhu İsfehan, 1/100)

(İmâm Gazâli, Yöneticilere Altın Öğütler, 286-287.s.)