Ukbe B. Hâris (r.a.)’ın şöyle dediği rivâyet olunmuştur: (Resûlullah (s.a.v.)’in vefâtından bir kaç gün sonra) Ebû Bekîr (r.a.) ikindi namazını kıldı. Sonra (mescidden) çıkıp (Alî (r.a.) ile berâber) gidiyordu. (Yolda Alî (r.a.)’ın oğlu) Hasan (r.a.)’ı gördü. Çocuklarla oynuyordu. Ebû Bekîr (r.a.) çocuğu tutup omuzuna alarak: – Peygamber (s.a.v.)’e benzeyen, Alî (r.a.)’a benzemiyen (yavru) babam sana fedâ olsun! dedi. Alî (r.a.) ise gülüyordu. (Buhari)
Enes B. Mâlik (r.a.) (Resûlullah (s.a.v.)’i şöyle tarîf ve tavsîf ettiğini rivâyet etmiştir: Nebî (s.a.v.) kavminin orta boylusu idi: ne çok uzun, ne de fazla kısa, endamlı idi. Resûlullah (s.a.v.) ezherü’l-levn idi: (Teni ve sîmâsı, kırmızı rengi iyice emmiş beyazdı) ne (kireç renginde) duru beyazdı, ne de kara yağızdı. Resûlullah (s.a.v.) (Sûdânîler gibi) kıvırcık, kısa saçlı değildi. Düz, ve uzun saçlı da değildi. O, mu’tedil sarkık saçlı idi. Ona kırk yaşı (nın tamâmı) nda (Vahy) indirildi. Vahy indirilmekte olduğu halde Mekke’de on yıl ikamet etti. Medîne’de de on yıl (yaşadı). Ve başı(nın saçı)nda ve sakalında yirmi tel ak saç bulunmıyarak (Refîk-ı A’lâ’ya = Cenâb-ı Hakk dîvânına da’vet olunup) alındı. (Ve altmış yaşının tamâmında vefât etti).
Yine Enes B.Malik (r.a.)’a Nebî (s.a.v.) (saçını) boyadı mı? diye sorulmuş. O da: hayır, boyamadı. Çünkü biraz beyazlık onun yalnız -iki gözüyle iki kulağı arasına dökülen- iki zülfünde vardı, demiştir.
Berâ` B. Âzib (r.a.) şöyle dediği rivâyet olunmuştur: Resûlullah (s.a.v.) sîmâca insanların en güzeli idi. Ahlâk itibâriyle de en güzeli idi. (Endâmının) yaratılışı yönüyle de insan (tip) lerinin en güzeli idi. O, ne çok uzundu, ne de çok kısa boylu idi.
(Sahih-i Buhari, Hadis No: 1441,1447,1449,1450)
18 Ocak, Mevlâna Takvimi