“Dehşete düştüm. Çünkü ilkokulda, lisede öğrendiğimiz şeyler tamamıyla buna aykırıydı. Modern dünyanın gelişimine İslâm dünyasının katkısını sıfır diye biliyorduk. Ritter’in sözleri İslâm ilimleri tarihini öğrenmem için kırbaç rolü oynadı. Bütün dünyayı terk ederek gece gündüz bunun için çalıştım.”
Öteden beri çok tartışılan bir konu var: İslam dünyası neden geriledi? Bugün bu soruya biraz da tersten cevap vermek gerekiyor: “İslam dünyası daha önce ne yaptı da ilerledi?” Müslümanlar miladın 10. yüzyılında astronomide o kadar ilerlediler ki şu suâli sormaya başladılar:” Dünyanın bir eğimi vardır 23.5 derece. Bu eğimde bir azalma veya artma var mıdır?” Hatta bunu araştırmak için eski Tahran’da Rey şehrinde bir rasathane kurdular. 30 sene kadar sonra şu sonuca vardılar: Dünya’nın eğimi muntazaman azalıyor yani 2000 yılda aşağı yukarı 1 derece azalıyor. Bu eğimi gök mekaniği 19. Yüzyılda ispat etti.
Cabir İbn-i Hayyan, 700 harflik bir alfabe yapıyor. Niye biliyor musunuz? Bütün hayvanların seslerini ifade edebilmek için. Böyle müthiş bir insan…
Bir müslüman iyi şartlar içerisinde çok iyi çalışabilirse, çok büyük neticelere varabileceği inancı var bende. Onun için milletimden, Türk milletinden, Müslümanlardan böylesi bir davranışa sahip olmalarını isterim. Artık Türkler korkak ve taklitçi bir millet olmaktan kurtulmalıdır.
“Şimdi düşününüz; siz bir dinin mensubusunuz ve o dinin Peygamberi (s.a.v.) ne diyor: “İki günü birbirine eşit olan insan zarardadır.” Bunu Müslümanlar kâfi derecede göz önüne almadılar. İnsanların dikkatini buna çekmediler. Demek ki İslâm dini sizden her gün yeni bir şey istiyor. Yani bu soruyu her Müslüman’ın kendisine sorması lazım.”(Fuat Sezgin, Bilim Tarihi Sohbetleri)