İmâm-ı Mücâhid’den şöyle rivayet edildi, biz İbni Abbas (r.a.)’ın yanında idik. Deccali konuştuk. Bize dedi ki “Muhakkak onu iki gözü arasına kâfir yazılmıştır.” (Buhari)
Abdullah b. Abbas (r.a.) der ki: Resûlullah (s.a.v.) bir gün insanların ortasında Mesih Deccali anlattı ve şöyle buyurdu: “Muhakkak Allah (c.c.) kör değildir. Ancak Mesih Deccal sağ gözü kördür. Sanki gözü üzüm salkımı gibi sarkmış. Bir gece uykumda kendimi Kâbe’de gördüm. Bir de Baktım ki insanların en güzellerinden olan bir adam, saçları iki omuzu arasında sarkmış ve düzgün taranmış. Başından su damlıyor. Ellerini iki kişinin omuzlarına koyduğu halde beyti şerifi tavaf ediyordu. Dedim ki bu kimdir? Dediler ki bu Meryem oğlu Mesih İsa’dır.  Sonra ötesinde başka bir adam gördüm ki kıvırcık ve kısa saçlı, sağ göz kör, sanki gördüklerim arasında en çok İbni Katan’a benziyor. İki elini bir adamın iki omuzuna koymuş olduğu halde beyti şerifi tavaf ediyor. Dedim ki; Bu kimdir? Dediler ki ‘Mesih Deccaldir.’ (Buhari)
RESÛLULLAH (S.A.V.)’İN DUASI
Enes İbni Malik (r.a.) der ki Muhakkak Resûlullah (s.a.v.) şöyle dua ederdi: “Ey Allahım! Cimrilikten, tembellikten, erzeli ömürden, kabir azabından, Deccalin fitnesinden, hayatın ve ölümün fitnesinden sana sığınırım.”  (Buhari)
Aişe (r. anha) Validemiz der ki Resûlullah (s.a.v.) şöyle derdi: “Allahım! Cehennemin fitnesinden, cehennem azabından, kabir fitnesinden, kabir azabından, zenginliğin şerrinden, fakirliğin fitnesinin şerrin den sana sığınırım. Allahım! Mesih Deccalin fitnesinin şerrinden sana sığınırım. Allahım! Kalbimi kar ve dolu suyu ile yıka. Kalbimi beyaz elbise kirlerden pak edildiği gibi hatalardan pak eyle. Benimle hatalarım arasını, doğu ile batı arasını uzak ettiğin gibi uzak eyle. Allahım! Tembellikten, günahtan ve borçtan sana sığınırım.” (Buhari)
(İmâm-ı Buhari, Sahih-i Buhari)