Soru: “Kızım 10 yaşında. Elhâmdülillah 7 yaşından beri de dört vakit namazını kılıyor. Sorum sabah namazı ile ilgili. Sabah namazı disiplini kazandırabilmek için ne yapılabilir? Eşim ve ben farklı davranıyoruz. Ben kızımı fiziksel olarak namaza kalkması için zorluyorum; ancak eşim sadece sözlü olarak namaza kaldırıyor. Bu meselede nasıl davranmamız gerekir?”

Eşref Ali et-Tehânevi (r.âleyh)’in halifelerinden Müfti Muhammed Takî Osmânî (r.âleyh) şu cevabı verdi: “Sabah namazını kılma alışkanlığı bu yaşta uygun bir zamanda kazandırılmazsa, ilerleyen süreçte bu alışkanlığın edinilmesi çok zor olacak. Elinizden geleni yapıp çocuğunuza namazı zamanında kıldırmanız oldukça yerinde. Ancak bu güzellikle yapılmalı ve asla fizikî bir cezâ uygulanmamalıdır.

Kur’ân’da şöyle buyrulmuştıır: “Ey imân edenler! Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. Onun başında, acımasız, güçlü, Allâh’ın kendilerine buyurduğuna karşı gelmeyen ve kendilerine emredileni yerine getiren melekler vardır.” (Tahrim s. 6) Hadis-i şerifte şöyle buyurulmuştur: “Hepiniz, çobansınız; hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Devlet reisi de bir çobandır ve sürüsünden sorumludur Erkek ailesinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Kadın kocasının evinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Hizmetkâr, efendisinin malının çobanıdır, o da sürüsünden sorumludur. Netice itibariyle hepiniz çobansınız ve hepiniz güttüklerinizden sorumlusunuz.” (Buhâri) Allâh Resûlü (s.a.v.)’in torunu Hz. Hasan (r.a.)’a, fakirler için toplanan hurmayı Peygamber (s.a.v.) ailesinin sadaka alamayacağını öğretmek için; “Bırak bırak. At onu. Bizim sadaka edilen şeyleri yemediğimizi bilmiyor musun.’’ (Buhâri) buyurması çocuklara ilahi emirleri ve yasakları öğretmenin gerekliliğine dikkat çeker.

Allâh Resûlü (s.a.v.) yedi yaşına gelince çocuğa velisi tarafından yavaş yavaş namaza alıştırılmasını, 10 yaşına ulaştığında ise bu hususta daha titiz davranılmasını ve hatta hafif zorlayıcı tedbirlere başvurulmasını emretmiştir.(Muhammed Takî Osmânî, Eşrefiyye Sohbetleri, s.208)

Bir Yorum Bırak