Gel ey müslümân insan! Gel insâf eyle ve aklını başına al da O’nun (S.A.V.)’in Hakk yoluna cânını fedâ edenleri, O’nun (S.A.V.)’in güzel yüzünü görüp de mallarını mülklerini terk edenleri öğren ve tanı ki bunlar kimlerdir? Bunlar: Hazret-i Ebâ Bekir’üs – Sıddîk (R.A.), Hazret-i Ömer’ül Fârûk (R.A.), Hazret-i Osmân-ı Zinnûreyn (R.A.) ve Hazret-i Alî (K.V.) dir ki bunların herbiri Resûlullâh (S.A.V.)’in râşid halîfeleri ve “Hidâyet yıldızlarının en parlak olanları” Ümmet-i Muhammed (S.A.V.)’in hidâyet rehberleri ve İslâmiyetin öncüleridir.
Peygamber (S.A.V.)’i tasdîk edip ve O’na (S.A.V.)’e ittibâ edenlerin şeref ve haysiyeti ve yüzakı bunlardır. Bunlar, Hakîkat ehlinin misk kokularıdır.
Mü’minlerin en seçkinleri, Sahâbe-i Kirâm (R.A.)dür. Müşrikleri katledenler ve müşriklerle cihâd edenler de yine o Ashâb-ı Kirâm (R.A.)’dür.
Kur’ân-ı Kerîm, ilkönce Resûlullâh (S.A.V.)’e ve O’nun (S.A.V.)’in mes’ûd ve mübârek ma’nevî şahıslarında Ashâb-ı Kirâm (R.A.)’e inzâl olundu ve vesîleyle de, Kur’ân’ın irfânı ve “Ahlâk-ı Mahmûde”leri Kur’ân ahlâkından, Kur’an’dan ibâret olan Efendimiz (S.A.V.)’in irfânı da Ashâb-ı Kirâm (R.A.)’ün hörmetine bizlere bahşolundu.
Küffâra can ile baş ile kılıç sallayanlar, bunlardır.
(Ashâb-ı Kirâm (R.A.)’dür. İyilik erbâbına ilim, irfan ve feyz verenler de bunlardır.
Mi’râc’ın sırlarının mahremi olanlar bunlardır. Yine Mi’râc’ın nûrlarını taşıyan ve parlatan mumlar bunlardır, Ashâb-ı Kirâm (R.A.)’dür.
Bunlar, Ashâb-ı Kirâm (R.A.), “Mâ-evhâ” remzine (Ya’ni “Mâ-evhâ”nın neyi ifâde ettiğini hakkıyle bilenler) ve “Ev-ednâ, sırrına da mahrem olanlardır. (Yâ’ni “Ev-ednâ’nın hakîkatine erenlerdir.)
Bunlar, Ashâb-ı Kirâm (R.A.), mü’minlerin, başlarının tâcıdırlar ve Bunlar, Bunların yolundan gitmeyen bid’at ve dalâlet ehlinden ve Bunları sevmeyenlerden berîdirler.
 
(Eyyûbî, Menâkıb-ı Sultân Süleymân, Haz. Dr. Mehmed Akkuş, Ank. 1991, S. 45-47)