Ashâb-ı Bedir dendir ve Sahabinin kura ve fuzulâsından ma’duddur. Medine-i Münevvere’ye Hicret-i Seniyeden (peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in hicreti) evvel hicret ederek Muhacirin’e imamet etmiştir.
Bir gün Hz. Aişe (r.anha) bir güzel tilavet işidip dinlemek için oturmuş ve Huzur-ı Resûlullah (s.a.v.)’e gelmekte teahhur (geç kalmak) etmişti. Sallallahu Teala Aleyhi ve Selem Efendimiz sebeb-i teahhurunu (geç kalma sebebini ) sual buyurdukta. “Bir güzel Kur’an istimai (dinleme) kendisini te’hir etmiş olduğunu” haber vermesi üzerine Resûl-i Ekrem (s.a.v) Efendimiz Hazretleri Riday-ı şerîflerini alarak çıkmışlar ve Kur’an-ı Hakîmi okuyanın Hz. Salim (r.a.) olduğunu anlayıp: “Ümmetim içinde senin gibileri bulunduğuna Allah Tealâya hamd ederim.” Buyurmuşlardır.
Hz.Ömeru’l Faruk (.r.a) dahi Salim (r.a)’i çok sena ederlerdi.Hatta Hz. Ömer (r.a.) vasıyyetinde : “Eğer Salim (r.a) sağ olsaydı işi şûrâya bırakmazdım” buyurmuşlardır ki muradları onun re’yine müracaatla intihab (seçme) mes’elesini hallederdim demektir.
Hz. Salim (r.a) Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz’le beraber bütün meşahid-i seniyyede ( Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in katılmış olduğu bütün gazalarda) bulunmuş ve sonra Yemame harbinde şehid olmuşdur. O Muharebede Hamil-i Liva ( sancakdar ) idi..
Silah arkadaşları : “Seni pek cesur değil gibi görüyoruz, bu liva (sancak) yı başkasına verelim.” Dediklerinde Salim (r.a.) – öyle ise ben ne fena hamil-i Kur’an’ım! (Kur’an’ı ezbere bilen) deyip sancakdarlıkta sebat etmişler ve sağ elleri kesilmiş sancağı sola almışlar,sol kolu dahi kesilince: “Nice Peygamberler vardır’ki, onlarla beraber mü’min tabileri harb ettiler.” (Al-i İmran s. 146) âyet-i kerimesini okuyarak Liva-i Şerîf’i kucaklamıştır. Şehid Huzeyfe (ra) ‘ın yanına yatırılmasını istemiş ve orada teslim-i ruh etmiştir.
(Hz.Mahmud Sami Ramazanoğlu (k.s.) Ashab-ı Kiram (r.a.e), 2.c., 77-78.s.)