Bir mü’minin Allah Teâlânın mahlukatı yaratmadan önce de “Hâlık = yaratıcı” sıfatına sahip bulunduğunu, Cenâb-ı Hakk’ın zatında bir değişikliğin meydana gelemeyeceğini bilmesi gerekir.
“Allah Teâlâ mahlukatı halketmeden önce Hâlık değildi, yarattıktan sonra bu sıfatı aldı” diyenin bu sözü: “Allah ilâh değildi, sonradan oldu” demeye benzer ki bu söz (açık) bir küfürdür. Çünkü Allah her şeyi yaratandır, Vâhid ve Kahhar’dır.
En iyisini Allah bilir.
İnanan kişinin Allah Celle ve Alânın bizatihi âlim ve Kâdir olduğunu, ilim ve kudret sahibi bulunduğunu bilmesi lâzımdır.
Bil ki gerçek mânada âlim, ilmi olandır. Bilgisi olmayanın “âlim” sıfatıyla çağırılması ya mecazî anlamdadır, ya o kişinin lâkabıdır veya yalan bir isnaddır. Mefhûm-i hakîkîsiyle âlim ve kâdir yalnız Allahtır. O’ndaki bu sıfatlar mecazîdir, yahut lakabtır veya yalandır demek küfürdür. Çünkü Cenâb-ı Hak:
“…O’nun ilminde yalnız kendisinin dilediğinden başka hiçbir şey’i (kâbil değil) kavrayamazlar” buyurmuş. (El-Bakara: 255)
Diğer bir âyetinde de şöyle buyuruyor:
“O’nun ilmi olmaksızın hiçbir dişi gebe olamaz, doğuramaz da.” (Fâtır: 11)
Aksini iddia eden bid’atçıdır.    (Sevadü’l A’zam, Sh: 43)