Resûlullâh (s.a.v.)“Cehennemden en son çıkıp cennete
girecek kisiye verilecek yerin büyüklüğü dünyanın on katı
kadardır.” buyurmuşlardır.
Peki, o zaman Hz. Ebû Bekir (r.a.)’e ne verilecek düşün-
mek gerekir, Allâh (c.c.) şefaat-i uzmâsına nâil eylesin. Akıllı
kim? Peygamberler müstesnâ olmak üzere en akıllı insan tabii
ki Hz. Ebû Bekir (r.a.), onun kazandıklarını düşünmek lazım.
Her şeyin bir karşılığı vardır; dünyanın karşılığı ahiret, cenne-
tin karşılığı cehennem, insanın karşılığı da Rabbinin rızası ve
cemâlidir. Onun için hulefâ-i râşidînden Hz. Ebû Bekir (r.a.), di-
ğer sahâbelerden de Hz. Hâlid bin Velid (r.a.), “Biz cennet ve
cehennem için çalısmayız, rızâ-i cemâl için çalışırız.” demişler-
dir. Nebî (s.a.v.), mü’minlerin Cenâb-ı Hakk’ın cemâlini görme
şekillerini anlatırken altı sınıf olarak tavsif ediyor. Birinci sınıf
“len terânî”  (A’râf s. 143) âyetini esas aldığı için “Allâh (c.c.) görü-
lemez” diye itikat ettiklerinden cennete girdikleri halde Cenâb-ı
Hakk’ın cemâlini göremeyecektir.
İkinci sınıf ilk celsede Cenâb-ı Hakk’ın cemâlini görecek bir
daha göremeyecek; onlar ömrünün sonunda müslüman olmuş
kişilerdir. Üç yılda bir görecek olanlar, ömrünün büyük bir kısmı-
nı boş geçirip ihtiyarlığa ulaştıktan sonra ibâdet taate başlayan
kişilerdir. Senede bir defa görecek olanlar, ömrünün yarısını
ibâdet taatle geçirip, yarısını boş geçiren kişilerdir. Ayda bir
defa görecek olanlar, kısa bir kısım ömrünü boş geçirip ondan
sonra ibâdet taate başlayan kişilerdir.
Her cuma günü görecek olanlar ise, reşit olduğu andan iti-
baren ömrünün sonuna kadar Cenâb-ı Hakk’a ibâdet taate de-
vam eden kişilerdir. Allâh (c.c.) bizi o zümre-i sâlihinden eylesin
inşâallah. Cennette Allâh (c.c.)’nun cemâlini görecek olan bahsi
geçen sınıfların dışında bir de Hz. Ebû Bekir (r.a.) vardır.
Nebî (s.a.v.) onun için “Ebû Bekir cennetteki köşkünden
yetmiş ayrı vecihle Cenâb-ı Hakk’ın cemâline oturduğu yer-
den nazar atfedecek.” buyurmuşlardır.
(Muhterem Ömer Muhammed Öztürk’ün Sohbetleri’nden Derlenmiştir)