Hz. Peygamber Efendimiz’in Hüküm Koyma Yetkisi
Hz. Peygamber Efendimiz’in Hüküm Koyma Yetkisi başlıklı yazımızı istifadenize sunuyoruz.
Kur’ân-ı Kerîm’deki birkaç âyet, bir kanun koyucu veya hüküm koyucu olarak Hz. Peygamber (s.a.v.)’in otoritesini tespit etmektedir. Bunlardan bazıları aşağıya çıkarılmıştır.
Allâh (c.c.) buyurdu ki: “Rahmetim her şeyi kuşatır. O halde onu Allâh’tan korkanlar, zekât verenler ve ayetlerimize inananlar için pay ayırıp yazacağım. Yanlarındaki Tevrat ve İncil’de yazılı olarak buldukları o Resûl ve ümmi Peygamber’e inananlar var ya işte o Peygamber onlara iyiliği emreder, onları kötülükten meneder, onlara temiz şeyleri helâl, pis şeyleri de haram kılar, onların yüklerini ve üzerlerinde bulunan zincirleri kaldırır. Şu halde O’na inananlar, O’na hürmet gösterenler, O’na yardım edip O’nunla gönderilmiş nura tabi olanlar, işte bunlar felâha erenlerin ta kendileridirler.” (A‘raf s. 156-157)
“Allâh’a ve âhiret gününe inanmayan ve Allâh’ın ve Resûlü’nün haram kıldığını haram saymayanlarla savaşın.” (Tevbe s. 29) Bu ifadeler, Allâh (c.c.)’un ve Resûlü (s.a.v.)’in haram kıldığını haram saymanın zorunlu olduğuna ve bir şeyi haram kılma yetkisinin sadece Allâhü Te’âlâ’ya mahsus olmadığına işaret etmektedir. Hz. Peygamber (s.a.v.) de Allâh (c.c.)’un izniyle bu otoriteyi kullanabilir. Allâh (c.c.)’un otoritesi ile Peygamber (s.a.v.)’in otoritesi arasındaki fark şüphesiz ki önemlidir. Hâkk Te‘âlâ’nın otoritesi tamamen bağımsız, zati ve kendi kendine varolandır, Peygamber (s.a.v.)’in otoritesi ise Allâh (c.c.)’dan alınmış ve O (c.c.)’dan gelen vahye bağımlıdır. Ancak şu var ki Hz. Peygamber (s.a.v.) bu otoriteye sahiptir ve Allâh (c.c.)’un otoritesine boyun eğdikleri gibi Peygamber (s.a.v.)’in otoritesine de boyun eğmek, inananlar için zorunludur. Hangi açıdan bakılırsa bakılsın bu ayet şüphesiz Hz. Peygamber (s.a.v.)’in yeni hüküm koymada, Kur’ân-ı Kerîm’de zikredilenlere ilave olarak gayr-i metlüv (yazılı olmayan) vahye dayanan bir otoriteye sahip olduğu gerçeğinin açık bir delilidir.
(Muhammed Taki Osmani, Sünnetin Bağlayıcılığı, s.49)