Küçük Kan Dolaşımının Kaşifi: İbnü’n-Nefis

Küçük Kan Dolaşımının Kaşifi: İbnü’n-Nefis. İbnü’n-Nefîs’in tıp tarihindeki en önemli başarısı küçük kan dolaşımını keşfetmesidir. İbnü’n-Nefîs tıbbın yanı sıra geniş bir ilmî faaliyet yürütmüştür.


Dımaşk yakınındaki Kareşiye’de doğduğu için Kareşî, Dımaşk’ta okuyup şöhretini orada kazandığı için de Dımaşkī nisbesiyle anılır. Nûreddin Zengî’nin Dımaşk’ta inşa ettirdiği Bîmâristânü’n-Nûrî’de tıp tahsil etmiş ve yine aynı şehirdeki Dahvâriyye Tıp Medresesi’nin kurucusu Mühezzebüddin ed-Dahvâr’ın öğrencisi olmuştur. 21 Zilkade 687 (17 Aralık 1288) tarihinde vefat etti.


İbnü’n-Nefîs’in tıp tarihindeki en önemli başarısı küçük kan dolaşımını keşfetmesidir. Câlînûs ve onu bu konuda izleyen İbn Sînâ’nın ileri sürdüğü, yürekteki kanın sağ karıncıktan sol karıncığa bir menfez yardımıyla geçtiği şeklindeki varsayımı reddeden İbnü’n-Nefîs, kanın sağ karıncıktan pulmonar arterle akciğere gittiğini ve akciğerden pulmonar ven ile kalbin sol tarafına geldiğini ortaya koymuş ve böylece küçük kan dolaşımını açık bir ifadeyle izah etmiştir. (Şerhu Teşrîhi’l-Kânûn, s.293-294) İbnü’n-Nefîs’in Câlînûs ve İbn Sînâ gibi iki tıp otoritesini aşan bu keşfi onun anatomide gözleme verdiği önemle açıklanmaktadır.


Kitâbü’ş-Şâmil Fi’s-Sınâ‘ati’t-Tıbbiyye adlı eserinde ameliyat tekniği üzerine verdiği ayrıntılı bilgiler ise İbnü’n-Nefîs’in aynı zamanda başarılı bir cerrah olduğunu kanıtlamaktadır. Ona göre her ameliyat üç aşamadan meydana gelir: Muayene ve teşhis, operasyon, ameliyat sonrası bakım. Bunların her üçünde de hasta, cerrah ve hasta bakıcının dikkat etmesi gereken hususlar ayrıntılarla tasvir edilmiştir.

(Iskandar, Islamic Medicine, II/4 [1982], 318-322.s.)


İbnü’n-Nefîs tıbbın yanı sıra geniş bir ilmî faaliyet yürütmüştür. Onun mantık, nahiv, fıkıh, fıkıh usulü ve hadis usulü gibi sahalardaki çalışmaları hakkında bilgi verirken zihnî kapasitesini de ortaya koymaktadır. Şâfiî Fıkhı’nda Ebû İshak İbrâhim b. Ali eş-Şîrâzî’nin Kitâbü’t-Tenbîh’ine şerh yazacak derecede bilgi sahibi olmuş ve Kahire’deki Mesrûriyye Medresesi’nde bu konuda ders vermiştir.


(Esin Kahya, TDV İslâm Ansiklopedisi, 21.c., 173-176.s.)