«Allah (c.c.)’ın mescitlerini ancak Allah(c.c.)’a ve âhiret gününe îman eden, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah (c.c.)’dan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yola ermişlerden olanlar umulanlar bunlardır.» (Tevbe, 18)
Mescidin tamiri ile murad, binasına, döşemesine, tanzifatına ve içinde ibadet etmeye ve zikrullah ile tenvirine ve tedris-i ulûma ve sair ibadetlere şâmil olduğu gibi mescide münasib olmayan şeylerden mescidi himaye etmeye dahi şâmildir. O halde 5 vakit namazda mescide devam mescidi tamir anlamına gelir. Hatta Resûlullah (s a.v.): «Bir kimse sabah ve akşam mescide giderse Allah Teâlâ cennette onun için bir konak hazırlar.» diye buyurmuştur.
Âyet-i Kerîme’de (Bakara 114): «Allah (c.c.)’ın mescidini ve mescitlerde Allah (c.c.)’ın ismi zikrolunmaktan men edip mescitlerin harap olmasına çalışan kimseden daha zalim kim olabilir. İşte şu mescidin harap olmasına çalışan (sa’y eden) zâlimler mescitlere ancak korku ve endişe ile girerler. Onlar için dünyada rüsvalık ve zillet, âhirette de azâb-ı azîm vardır.» diye buyrulmuştur ki insanlar için mescitlere hürmet ve ta’zim’in vacib olduğuna delalet etmektedir.