YAVUZ SULTAN SELİM’İN SON ANLARI

Yavuz Selim hastalanınca Edirne’de bulu­nan Vezir-i Azam’ı Piri Mehmed Paşa’yı Sırt köyüne çığartmış ve kendisine şunları söyle­miştir: «-Cümlenizden ziyadesi ile ikram beklerim. Asker evlatlarım hastalığımdan kat’iyyen haberdar olmamalıdır. Askere ih­san dağıtılsın, âsâr-ı sürür göstermesi için Yeniçeri teşvik edilsin. Düşmanlarımız yatağa düştüğümüze zinhar muttali olmasın. Gayri şimdilik söyleyecek sözüm yok.» diyerek son emrini vermişti.
O gece Yavuz nedimine «Bu ne haldir Hasan Can?» demiş Hasan Can da:
-Sultanım, Cenab-ı Hakk’a teveccüh idüp Allah ile olacak zamandur! Yavuz da:
-Bizi bunca zamandan berü kimin ile bilür idin? Cenab-ı Hakk’a teveccühümüzde
kusur mu fehm ittün. Haşa ki, bir zaman zikr-i Rahman’dan gufül müşahede itmüş olam. Lakin bu zaman, gayri zemana benzemedüğü cihedden ihtiyaten cesaret eyledüm!..
Yavuz Sultan Selim Hân, bu sırada Hasan Can’a: «- Sure-i Yasin tilâvet eyle» demiş ve Hasan Can’la beraber Sure-i Yasin’i ken­disi de okumuştur. Yasin-i Şerifi ikinci kere okumaya başlayan Hasan Can, tam «Selâm» ayet-i kerimesine geldiği zaman, Yavuz, ema­neti teslim edip gözlerini yummuştur.»