EBÛ CEHİL’İN KATLİ

– «Gençler! Öteye beriye telâşla giden şu şahıs, bana sorup savaşmak istediğiniz Ebû Cehîl’dir» dedim.
Onlar da hemen kılıçlarıyla saldırdılar. He­men ikisi birden fırlayıp çifte şahin gizi süzülüp, Ebû Cehîl’in üzerine hücum ve hamle ettiler. Bu iki gene meğer, AFRA HÂTÛN (r.a.)’ un oğlu MUÂZ ile MUAVVEZ (r.a.) nâm iki fe­daî karındaş imiş. Hâlbuki ENSÂR’dan MUÂZ BİN AMR BİN CEMÛH (r.a.) nâm bir fedaî da­hî Ebû Cehîl’i gözetir imiş. Bu esnada fırsat düşürmüş ve Ebû Cehîl’in ayağına bir kılıç vur­muş. Fakat Ebû Cehîl’in oğlu İkrime (r.a.) de kılıç ile onun kolunu yaralamış. İşte bu sırada AFRA HÂTÛN (r.a.)’un oğulları MUAZ ile MU­AVVEZ (r.a.) de yetişip Ebû Cehîl’in işini ta­mâm etmişler. Sonra dönüp RESÛLULLAH (s.a.v.) EFENDİMİZ Hazretlerinin huzuruna gel­diler ve hâdiseyi arz ettiler. RESÛL-İ EKREM (s.a.v.) EFENDİMİZ de:
– «Ebû Cehîl’i hanginiz öldürdü?» dedi.
MUÂZ BİN AFRA ile MUAZ BİN AMR
İBN-İ CEMÛH (r.a.) da «Ben öldürdüm» dedi. RESÛLULLAH (s.a.v.) EFENDİMİZ de:
– «Kılıçlarınızı sildiniz mi?» diye sordu.
Onlar da:
– «Hayır silmedik!» diye cevâb verdiler.
(Devamı yarın)