İTAAT Ebû Hüreyre (r.a.)’den: Resûl-i Ekrem (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: «Allâhu Teâlâ, sizin için üç (şey) den râ­zı olur ve sizin için üç (şey) den kızar. Râzı olduğu şeyler: Ona ibâdet edip şirk koşmamanız, Toplu olduğunuz halde Kur’ân’a sarılıp tefrikadan kaçmanız, Allâhu Teâlâ’nın başınıza âmir kıldığı kimselerin sözünü dinlemenizdir. Kızdığı şeyler de: Dedikodu, Lüzum­suz yerlerde malı israf, Fazla soru sormaktır.» (Muvatta) Said bin Cübeyr (k.s.) derdi ki: «Allah’a itaat edip, emirlerini yerine geti­ren; O’nu zikrediyor, demektir. O’nun emirle­rine göre hareket etmeyen, ne kadar tesbih çekerse çeksin; ne kadar Kur’ân okursa oku­sun, zikretmiyor sayılır.» Eshab-ı Kiram’dan Ebu’d-Derda (r.a.)’e sordular: «- İnsanlar neden bu kadar ölüm­den korkar ve tiksinirler.» Cevap verdi: «- Çünkü onlar fâni dünyalarını mâmur edip ebedî karargâhlarını virân etmişlerdir. Hiç kimse mâmur bir diyardan, virân bir beldeye gitmek istemez.» ESMÂ’ÜL-HÜSNÂ’DAN El-Celîl: (Celalet ve büyüklük sahibi) El-Kerîm: (Keremi bol.)