Hz. Câbir (r.a.)’den Resûlullâh (s.a.v.)’in şöyle buyurduğu rivâyet olunur:“Üç kimse vardır ki, Allâh (c.c.) onların namazını kabul etmez: 1. Kaçak köle ki, sahiplerine dönüp elini onların ellerine koyana dek. 2. Kocasının kızdığı kadın ki, beyi ondan razı olana kadar. 3. Sarhoş ki, ayılana kadar.” Hasan Basrî (r.a.)’den rivâyetle, Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Kıyâmet gününde kadın ilk olarak namazdan ve kocasının hakkına riâyet edip etmediğinden sorguya çekilecektir.”
Resûlullâh (s.a.v) şöyle buyurdu “Allâh (c.c.)’a ve âhiret gününe îmân eden bir kadına, zevci yanında hazır iken onun rızası olmadıkça nafile olarak oruç tutmak helâl olmaz.”
Abdullah b. Amr (r.a.) Resûlullâh (s.a.v) şöyle buyurduğunu rivâyet ediyor: “Kocasına muhtaç olduğu halde ona teşekkür etmeyen kadına Allâh (c.c.) râhmet nazarıyla bakmaz.” Resûlullâh (s.a.v.) şöyle buyurduğu rivâyet olunur: “Kadın kocasının evinden izinsiz olarak çıkınca dönünceye veya tevbe edinceye kadar melekler ona lânet okur.” Allâh Resûlü (s.a.v.) buyurdu: “Hangi kadın ki kocası kendisinden razı olarak ölürse, cennete girer.”
Resûlullâh (s.a.v.) Efendimiz buyurdu: “Kadınlarınızdan cennetlik olan şu çok sevimli kadındır ki, ezâ ettiğinde veya ezâ gördüğünde kocasının yanına gelir, elini onun omzuna koyarak, “Sen razı oluncaya kadar uyku zevkini tatmayacağım” der.
Kadın kocasına karşı hayâlı olmalı. Emrine boyun eğmeli. Konuşurken susmalı. Geldiğinde ayağa kalkmalı, onu öfkelendirecek davranıştan uzak durmalı, çıkarken yolcu etmeli. Uyuyacağı sıra kendini ona sunmalı. Yanında değilken yatağına, malına hainlik etmemeli. Yanındayken güzel kokular sürülmeli. Misvâk kullanmalı, süslenmeli. Kocası uzakta iken ziyneti terk etmeli. Beyinin yakınlarına hürmet etmelidir. Onun getirdiği az şeyleri bile çok görmelidir.
(İmâm Şemsüddin ez-Zehebî,İslâm Şeriatinde Büyük Günâhlar, s.154-156)