Gıybet Ölü Eti Yemektir

Gıybet Ölü Eti Yemektir. Allah Teâla’nın haram kıldığı gıybet nedir? Gıybet ve dedikodu ile ilgili ayet ve hadisleri, gıybetin zararlarını yazımızda bulabilirsiniz.


Allâhü Te’âlâ gıybet hakkında şöyle buyurmuştur: “Bir kısmınız diğerlerinin gıybetini yapmasın. Sizden biri, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? Bundan tiksindiniz değil mi? Öyleyse Allâh (c.c.)’dan korkun ve birbirinizi gıybet etmeyi (arkadan çekiştirmaeyi) terkedin.’’


Hz. Ebû Hüreyre (r.a.) anlatıyor: Bir adam Hz. Peygamber (s.a.v.)’in yanında oturuyordu. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz ayağa kalktı, fakat adam kalkmakta zorlandı. Orada bulunanlardan bazıları, “Falanca ne kadar âciz bir kimse, oturduğu yerden kalkamıyor.” dediler. Bunu işiten Hz. Peygamber (s.a.v): “Kardeşinizin etini yediniz ve onu gıybet ettiniz.” diye onları uyardı.


Allâhü Te’âlâ Hz. Mûsâ (a.s.)’a şöyle vahyetmiştir: “Kim gıybetten tövbe ederek ölürse, o cennete en son giren kimse olur. Kim de gıybette ısrar ederek ölürse, o cehenneme ilk önce giren kimse olur.”


Şöyle anlatılmıştır: Kula kıyamet günü amel defteri verilir; içinde hiçbir hayır göremez. Bunun üzerine, “Benim namazım, orucum, taatim nerede?” diye sorar; kendisine şöyle denilir: “Yaptığın ameller, gıybetini yaptığın kimselere verildi.”

Hasan-ı Basrî (rh.a)’e biri gelerek, “Falan adam senin gıybetini yaptı.” dedi. Bunun üzerine Hasan-ı Basrî, adama bir tabak tatlı göndererek ona, “Duyduğuma göre sen (gıybetimi yaparak) bana iyiliklerini hediye etmişsin; bu tatlıyı o hediyene karşılık olarak gönderiyorum.” dedi.


Enes b. Mâlik (r.a.), Hz. Peygamber (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir: “Üzerindeki haya perdesini atıp açıkça günah işleyenin kusurunu anlatmak gıybet değildir.”


Denilmiştir ki: Âhirette bir kula amel defteri verilir; içinde hiç yapmadığı birçok iyilik görür; bunları yapmadığını söyleyince kendisine, “Bunlar, senin haberin yokken insanların senin hakkında yaptıkları gıybetin karşılığıdır.” denilir.


(İmâm Kuşeyri, Kuşeyrî Risâlesi, 337-340.s.)