Uzun yıllardır Zemzem suyu ve kristalleri üzerinde araştırma
yapan Müslüman araştırmacıların yanı sıra; Japon ve Alman
bilim adamları tarafından da Zemzem suyunun mûcizevî
yönleri gözler önüne serilmiştir.
Alman bilim adamı Dr. Knut Pfeiffer, sular üzerine araştırma
yaparken tesadüfen bir miktar Zemzem bulur. Hadîs-i şerîflerde
övülen bu su üzerinde yaptığı deneyler sonucu, kişinin Zemzem
suyundan içtikten 35 dk. sonra rahatladığını ispatlar.
Zemzem’in mayalama özelliğinin bulunduğunu, bir bardağının
bir kova şebeke suyunu temizlediğini, bu özelliğiyle bile
enerji ve şifâ vesilesi olduğunu tespit eden Pfeiffer, “Zemzem her
şart altında değişmiyor ama değiştiriyor.” demiştir. Alman bilim
adamı şunları kaydeder: “Çok acayip bir deney yaptım. Bir damla
Zemzem suyuna yüz damla normal su karıştırdım. Sonuçta
gördüm ki suyun hepsi Zemzem’e dönüşmüş. Sonra bir damla
Zemzem’e bin damla normal su karıştırdım. Ve yine gördüm ki
hepsi Zemzem’e dönüşmüş. Bunun sebebi nedir? Zemzem’de
öyle bir enerji var ki başkasını değiştirir ama kendi değişmez.”
Araştırmalara göre Zemzem’in ilk çıktığı yerdeki sıcaklığı
37 derecedir. Ne niyetle içilirse o derde deva olan ve 66
adı bulunan Zemzem suyu, sesler karşısında farklı şekillere
dönüşmektedir. Bunu ispatlayan ise Japon bilim adamı Dr.
Masura Emoto’dur. Zemzem kristallerini ilk defa mikroskop
ortamında inceleyen Dr. Emoto, suyu değişik ses frekanslarına
maruz bırakır. Suyun moleküler (kristal) düzeninin değişen
frekanslara göre farklılaştığını gören Japon bilim adamı,
Zemzem’in çan sesinde kristallerinin karardığını, Kur’ân-ı
Kerîm ve Ezan sesinde ise parlaklaştığını ve netleştiğini belirlemiştir.
İncelemede her bir kristalin, Kâbe-i Muazzama’ya
benzeyen bir doku oluşturduğu tespit edilir.
ZEMZEM İÇERKEN OKUNACAK DUÂ
Allâhümme inni es’elüke ilmen nâfi’an ve rizgan vâsi’an ve
şifâen min külli dâin. (Allâhım! Senden faydalı ilim, bol rızık ve
her türlü dert ve hastalığa karşı şifâ niyâz ediyorum.)
(Basından Derleme)