MUTE SAVAŞI

Peygamberimiz (s.a.v.), hicretin sekizinci yılında üçbin kişilik kuvvetle Zeyd b. Harise (ra.)’ı, Basra emiri Şurahbil’i te’dibe gönder­di. Şurahbil, bunu haber alınca, durumu Rum kayserine bildirdi. Kayser’de müslümanların karşısına iki yüz bin kişilik muazzam bir kuv­vet çıkardı. Müslümanlar kahramanca çarpış­tılar. Zeyd b. Harise (r.a.), Cafer-i Tayyar (r.a.) ve Abdullah b. Revaha (r.a.) bir biri ardınca çarpışa çarpışa şehid oldular. En sonunda kumandayı, Halid b. Velid (r.a.) ele aldı. Bir müd­det çarpıştıktan ve düşmanın gözünü yıldırdıktan sonra müslümanları toplayıp Medine’ye döndü.

SEHER REKATCIKLARI

Cüneyd-i Bağdadî – Kuddise Sirruhu – vefatından bir müddet sonra rüyada görüldü. Gören sordu: «- Allah sana nasıl muamele etti?» Cüneyd cevaben:

«-Dünyâda meşgul olduğunuz işaretler şaşırdı, ibâdetler fena buldu, merasimler mah­voldu, tahsil ettiğimiz ilimler kayboldu. Bize de ancak seherlerde kıldığımız rekatcıklar fay­da verdi.» dedi. (Ruhul-Beyân, 2/28)

YUNUS EMRE’DEN

«Dervişlik dedikleri hırka ile taç değil

Gönlün derviş eyleyen hırkaya muhtaç değil.»