Son Yazılar

  • Kategoriler: Akaid, Fıkıh, Genel

    Müslümanlardan bir kısmı “İslâm dini akıl ve mantık dinidir” diyerek, aklı ve düşünceyi kendilerine din ve yol gösterici olarak kabul etmişlerdir. Bunlardan bir kısmı da dinin birçok vecibelerini yerine getirdikleri halde ilim zannettikleri, oysa ki hayalden öteye gitmeyen ilimleri, noksan bilgileri ve maddeci akıllarıyla, başta müçtehid imâmları, selef ve halef ulemasını beğenmemekte ve onları taklid etmeyi büyük bir eksiklik saymaktadırlar.

  • Ashâb-ı Kirâm (r.a.)’den Ukbe bin Âmir (r.a.) şöyle dedi: “Resûlullah (s.a.v.)’i şöyle buyururken dinledim: “Kimin üç kızı bulunur da, onların yetişmesindeki zorluklara sabreder, elindeki imkânlarla onları giydirip kuşatırsa, bu çocuklar onunla cehennem ateşi arasına perde olurlar.”

  • Îkâz: Şifâ Âyetleri, bir def‘ada hepsi okunmak üzere sabah ve akşam yedişer def‘a okunacaktır. Hastalığın şiddetine göre sayı artırılabilir. Bi’smi’llâhi’r-rahmâni’r-rahîm Ve yeşfi sudûra gavmin Mü’mînîn. (Tevbe s. 14) Ve şifâun li-mâ fî’s-sudûr. (Yûnus s. 57) Yahrucu min butûnihâ şarâbun muhtelifun elvênuhu fîhi şifâun li’n-nâs. (Nahl s. 69)

  • Kategoriler: Genel, Tasavvuf

    Allâhü Teâlâ’nın veli kullarının gösterdikleri kerâmet haktır ve doğrudur. Kerâmetin var olduğuna inanmak dini akidelerimizdendir. Kerâmet belli bir ruh disiplini altında yapılan riyâzet ve dini ölçülere uygun âmel etmek neticesinde zuhur eden harika bir haldir.

  • İbâdetler iki kısımdır. 1. Doğrudan maksut olan ibâdetler. 2. Doğrudan maksut olmayıp maksuda vasıta olan ibâdetler. Birinci kısım da niyet, ibâdetin sevâbının şartı olduğu gibi sıhhatinin de şartıdır. İkinci kısımda ise niyet, sadece sevâp kazândırmasının şartıdır. Sıhhatinin şartı değildir. Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: “Âmeller(in sevâbı) niyetlerine göredir…” (Buhârî) Bu hadis-i şerifi açıklayan Hanefî âlimlerinin beyânına göre; âmellerin sıhhati için niyet şart değildir.

  • Kategoriler: Genel, Sahabe Hayatı

    Bir gün Nebi (s.a.v.) Efendimiz’e bedevi Araplar geldiler ve kavimlerinin müslüman olmak istediğini söylerek Kur’an muallimi talep ettiler. Resûlullâh (s.a.v.) de sahabenin ileri gelenlerinden yedi kişiyi gönderdi. O hain bedeviler Medine’den uzaklaştıktan sonra o yedi müslümandan beş tanesini katlettiler, diğer ikisini ise esir aldılar. Esir alınanlardan bir tanesi Zeyd bin Desise (r.a.), diğeri de Hubeyb Bin Adiy (r.a.) idi. Bu iki esiri götürüp müşriklere ile sattılar.

  • Kategoriler: Fıkıh, Genel

    Ebû Hanîfe (r.a.) tâbiîlerinin çokluğu ve mezhebinin dünyanın dört bir tarafına yayılmasıyla diğer imâmlardan ayrılır. Dünyanın yarısı, hatta üçte ikisi ona tâbi olmuştur. Ebû Hanîfe (r.a.)’in mezhebi, tedvin (toplayıp kitap haline getirme) açısından da mezheblerin ilkidir.

  • Allâhü Teâlâ buyurdu. “Yeryüzünde kibr ü azametle yürüme. Çünkü ne kadar bassan da arzı cidden yaramazsın, boyca da asla dağlara eremezsin.” (İsra s. 37) Resûl-i Ekrem (s.a.v.) buyurdu: 

  • Peygamber (s.a.v.) Efendimiz döneminde kadınların mescide gelip namâz kıldıklarına dair rivayetlerin bulunduğu bir hakikâttir. Ancak, sahabe kadınlarının tesettüre ve mahremiyete ne denli uyduklarını, hangi kıyafetlerle cemaate iştirâk ettiklerini de belirtmek gerekir.

Uygulamamızı hemen indirin.

Mevlana Takvimi mobil uygulaması ile her gün için yeni bir yazı cep telefonunuzda.

Uygulamamızı

hemen indirin.

Mevlana Takvimi mobil uygulaması ile her gün için yeni bir yazı cep telefonunuzda.