• Güneydoğu Asya’da “Malabar” (Endonezya) mihracesi tarafından böyle bir olayın görüldüğüne ve onun emriyle kayda geçirildiğinden söz eden belgeler bulunmaktadır.
  • Hindistan’da “Dhar” racası tarafından tutturulmuş olan bir kayıt vardır. Aynı dönemden kalma bir Hind kitabında da “Ay’ın ikiye bölündüğü sene yazılmıştır” şeklinde bir not bulunmaktadır.
  • 3-4 Mayıs 1967 tarihinde Florida’da Cape Kennedy Uzay Üssü’nden fırlatılan “Orbiter 4” uydusundan çekilen Ay fotoğrafları bulunmaktadır. Orbiter 4’ün bu çalışmasında, Ay’ın dünyamızdan görülmeyen arka yüzü resimlenmiş ve 3000 km. mesafeden çekilen yakın plan fotoğraflarıyla, Ay yüzeyinin % 95’lik bölümü incelenebilmiştir. Bu fotoğraflarda, daha önce küçük bölümler halinde çekilen Ay fotoğraflarında fark edilemeyen bazı hususlar göze çarpmaktadır. Ay’ın arka yüzeyi, uzunluğu 240 genişliği de yer yer 8 km.yi bulan bir yarık tarafından boylu boyunca kuşatılmaktadır. Bu çatlağın merkezi, 65 derece güney ve 105 derece doğu olarak belirlenmiştir. Tabii sebeplerle meydana gelen çatlaklar, dalgalı ve düzensiz bir çizgi oluşturdukları halde, bu çatlak mükemmel bir düz çizgi halindedir.
  • Amerikalılar bu çatlağa “Radley Rille” adını vermişlerdir. Bu çatlakla ilgili olarak Apollo-15 ile gerçekleştirilen derinliğine araştırmalar halka açıklanmayacaktır. Zira 29 Temmuz 1971’de “The Guardian” gazetesinde yayınlanan yorum-haber halkta büyük bir korku oluşturmuştur. Orada çıkan bir yazıda, Müslümanların daha şimdiden bu fotoğraflara dayanmak suretiyle, Hz. Peygamber (s.a.v.)’in “ayın yarılması mucizesi”nin gerçekliğine dair ispat yoluna girdikleri açıklanmaktadır.
  • 1685’te İtalyan astronom Cassinî’nin çizdiği Ay haritasında, Ay yüzeyinin tamamını kuşatan ve tesadüfen oluşmayacak kadar düzgün olan bir çizgi açıkça görünmektedir.

(Ö. Nasuhi  Bilmen, Muvazzah İlm-i Kelam, s.161)