İbrâhîm (a.s.)’e bülûğ çağından önce, rüşd’ü verilmişti.
İbrâhîm (a.s.) Tevhîd Ehli olanların imâmı idi.
İbrâhîm (a.s.) Allâh (c.c.)’un nîmetlerine şükreden bir zâttı.
İbrâhîm (a.s.), başlıbaşına bir Ümmet’ti. Allâh’a itaâtkârdı. Bâtıl dînlerden uzak ve Muvahhid bir Müslümândı.
İbrâhîm (a.s.)’e Allâh (c.c.) tarafından dünyada bir güzellik (iyi hal ve mevki) verilmişti.
İbrâhîm (a.s.); yumuşak huylu, yufka yürekli, kendisini ta¬mamiyle Allâh’a vermiş bir zât’tı.
Yüce Allâh (c.c.) onu Halîl (Dost) edinmişti.
Peygamberlik, kitâb, hikmet, büyük bir mülkü saltanat, İbrâhîm (a.s.)’in Hânedânına, soyundan gelenlere verilmiştir.
İbrâhîm (a.s.): “Benden sonrakiler içinde, benim için bir lisân-ı sıdk ver! (Dünyada, kıyâmete kadar bâki kalacak bir yâd-ı cemil, zikr-i cemil ver! İsmimi, hep iyilikle andır!) diyerek duâ etmiş, bugüne kadar kendisine sevgi ve saygı besleme¬yen hiçbir millet ferdi görülmemiştir.
İbrâhîm (a.s.), bütün insanlara imâm, kendisinin makâmı da, Müslümânlara Musâlla (namazgâh) kılınmıştır.
İbrâhîm (a.s.) Allâh (c.c.) yolunda ateşe atılanların, Allâh (c.c.) yolunda hicret edenlerin ilki idi.
Kıyâmet gününde insanlar, yalın ayak ve çıplak haşroluna¬caklar. O gün insanların ilk giydirileni İbrâhîm (a.s.) olacaktır.
İbrâhîm (a.s.), konuklayan insanların ilki idi.
İbrâhîm (a.s.) ilk kez bıyığını kırpıp kısaltan,
İlk kez, koltuk altı ve etek temizliği yapan,
İlk kez, tırnaklarını kesen,
İlk kez, misvak ile dişlerini temizleyen,
İlk kez, ağzını su ile çalkalayan,
İlk kez, su çekip burun temizliğini yapan,
İlk kez, edep yerlerini su ile temizleyen,
İlk kez, saçlarını tarayan,
İlk kez, bacağına don (kilot) giyen,
İlk kez, ayağına ayakkabı giyen.
(Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, s. 226)